Examples of using "السماح" in a sentence and their turkish translations:
Muhtemelen ona izin veremem.
artık masumiyetlerini muhafaza etmelerine izin veren koruyucular hâline gelirler.
Onu yapmana izin veremem.
onların gitmesine izin verin.
Dünya geneli 8 bin kişi beyaz listemde.