Translation of "Yapabileceği" in Spanish

0.016 sec.

Examples of using "Yapabileceği" in a sentence and their spanish translations:

Yapabileceği bir şey yoktu.

No había nada que él pudo haber hecho.

Onun yapabileceği bir şey yoktu.

No había nada que ella podía haber hecho.

Bu, Tom'un yapabileceği tek şey.

Es lo único que Tom puede hacer.

Insanların tatilde yapabileceği bir şey değil.

no es algo que se pueda hacer durante las vacaciones,

Herkesin başlangıç olarak yapabileceği şeyler var.

hay algunas cosas con las que todo el mundo puede empezar.

Tom yapabileceği tek şey olduğunu bilir.

Tom sabe que sólo hay una cosa que puede hacer.

Bu sadece Tom'un yapabileceği bir şey.

Esto es algo que sólo Tom puede hacer.

O, çocuğu için yapabileceği her şeyi yaptı.

Él hizo todo lo que pudo por sus hijos.

Bu herhangi birinin yapabileceği bir şey değil.

No es algo que pueda hacer cualquiera.

- Tom elinden gelen her şeyi yaptı.
- Tom, yapabileceği her şeyi yaptı.
- Tom yapabileceği her şeyi haptı.

Tom hizo todo lo que pudo.

Bir insanın yapabileceği en iyi şey sessiz olmaktır.

Lo mejor que uno puede hacer es quedarse callado.

Tom Mary'ye John'un yapabileceği bütün şeyleri yapmadığını söyledi.

Tom le contó a Mary todas las cosas que John no hizo y pudo haber hecho.

Bu sadece herhangi birinin yapabileceği bir şey değil.

Esto no es algo que cualquiera pueda hacer sin más.

Mary'ye yardım etmek için Tom'un yapabileceği bir şey yoktu.

No había nada que Tom pudiera hacer para ayudar a Mary.

- Tom elinden gelen her şeyi yaptı.
- Tom yapabileceği her şeyi haptı.

Tom hizo todo lo que pudo.

Sadako'nun şimdi yapabileceği bütün şey kağıttan vinçler yapmak ve bir mücize beklemekti.

Lo único que podía hacer ahora Sadako era hacer grullas de papel y esperar un milagro.

Tom bana yardım etmek için yapabileceği her şeyi yapmak için söz verdi.

Tom prometió hacer todo lo que pudiera para ayudarme.

Belkide yapabileceği en önemli hareket rakibi olan Baybars'ı,zamanının en iyi komutanlarından birisini

Tal vez lo más importante es que el podía llamar a sus rival Baibar, uno de los mejores comandantes

Ordusunun kışı geçirebileceği ve yağmasının şımarıklığını yapabileceği yeni bir üs kurmaya ihtiyacı vardı.

Necesitaba establecer una base donde su ejército pudiera pasar el invierno y disfrutar del botín de sus incursiones.