Translation of "Yakındaki" in Spanish

0.003 sec.

Examples of using "Yakındaki" in a sentence and their spanish translations:

O yakındaki bir kasabada yaşıyordu.

Vivía en una ciudad cerca de aquí.

Onu yakındaki bir eve taşıdılar.

Ellos lo llevaron a una casa cercana.

Yakındaki akarsulardan su almak için yürürdük.

Caminábamos para ir a buscar agua de las corrientes cercanas.

İstasyondan çıktı ve yakındaki telefon kulübesine girdi.

Salió de la estación y entro a una cabina telefónica cercana.

Babam yakındaki nehirde sık sık balık tutmaya gider.

Mi papá va a menudo a pescar al río cercano.

Anahtarı paspasın altında ve yakındaki saksının içinde aradım.

- Busqué la llave bajo la alfombra de bienvenida y en la maceta de al lado.
- Busqué la llave bajo la alfombra de bienvenida y en la maceta junto a ella.