Translation of "Sık" in Spanish

0.008 sec.

Examples of using "Sık" in a sentence and their spanish translations:

Sık sık kullanılıyor.

y esterilizar superficies de trabajo.

Sık sık okurum.

Leo frecuentemente.

- Sık sık seni düşünüyorum.
- Seni sık sık düşünüyorum.

A menudo pienso en ti.

- O, sık sık âşık olur.
- Sık sık âşık olur.

Él se enamora a menudo.

- Biz sık sık okuldan kaçarız.
- Sık sık okulu ekeriz.

- Seguido vamos de pinta.
- Seguido nos paviamos.

- Ben sık sık kayak yaparım.
- Sık sık kayak yaparım.

Voy a esquiar con frecuencia.

Ben sık sık efkarlanırım.

Estoy deprimido a menudo.

İsmini sık sık anardı.

Mentaba a menudo su nombre.

Kışın sık sık üşütürüm.

Me resfrío harto en invierno.

Sık sık kabus görürüm.

- A menudo tengo pesadillas.
- Tengo pesadillas frecuentemente.

Ben sık sık oradaydım.

A menudo pasaba ahí.

Sık sık ağlar mısın?

¿Lloras a menudo?

Sık sık orada bulundum.

A menudo he estado ahí.

Sık sık sinemaya giderim.

A menudo voy al cine.

Sık sık müzikle çalışırım.

A menudo estudio con música.

Sık sık Londra'ya giderim.

Voy a Londres con frecuencia.

Sık sık burada bulundum.

He estado aquí a menudo.

Sık sık seyahat ederim.

Viajo a menudo.

Hava sık sık değişir.

El tiempo cambia con frecuencia.

Sık sık Boston'a giderim.

Voy frecuentemente a Boston.

Sık sık uçar mısın?

- ¿Vuelas a menudo?
- ¿Vuelan con frecuencia?

Sık sık seni düşünüyorum.

A menudo pienso en ti.

Sık sık hata yaparım.

A menudo cometo errores.

Buraya sık sık gelirim.

- Vengo acá a menudo.
- Vengo aquí seguido.

Ben sık sık buradayım.

Yo estoy aquí a menudo.

Nişanlısıyla sık sık konuşur.

- Ella habla con su novio a menudo.
- Habla seguido con su prometido.

Sık sık voleybol oynarım.

Juego al voleibol a menudo.

Sık sık grip oluyorum.

Me resfrío a menudo.

Tom sık sık gülümser.

Tom sonríe a menudo.

Sık sık yüzer misin?

¿Nadas a menudo?

Çalışırken sık sık mırıldanırım.

Usualmente murmuro mientras trabajo.

Tom sık sık kazanır.

Tomás vence a menudo.

Sık sık buraya geliyorum.

A menudo vengo aquí.

Ellerinizi sık sık yıkayın!

¡Lávate las manos a menudo!

- Japonya'da sık sık depremler vardır.
- Japonya'da sık sık deprem olur.

Frecuentemente hay terremotos en Japón.

- Buraya sık sık gelir misiniz?
- Buraya sık sık gelir misin?

- ¿Vienes por aquí a menudo?
- ¿Vienes aquí con frecuencia?
- ¿Venís aquí con frecuencia?

- Ben sık sık yanılırım.
- Ben sık sık şeyleri yanlış anlarım.

A menudo no hago las cosas bien.

- O, sık sık gitar çalar.
- O sık sık gitar çalar.

A menudo toca la guitarra.

- Kışın sık sık nezle oluyorum.
- Kışın sık sık soğuk alıyorum.

Me resfrío harto en invierno.

- Sık sık onu ziyaret ederim.
- Ben sık sık onu ziyaret ederim.

Le visito con frecuencia.

Sık sık uyum sağlamakta zorlanırdım.

muchas veces luchaba por encajar.

Dolandırıcılar tarafından sık sık kandırılırlardı.

a menudo solo para ser esquilados por los revendedores.

Kendi esprilerine sık sık güler.

A menudo él se ríe de sus propias bromas.

Sık sık dışarıda yer misin?

¿Comes afuera a menudo?

Bill sık sık parka gider.

- Bill frecuentemente va al parque.
- Bill a menudo va al parque.

Okula sık sık geç kalma.

No llegues tarde al colegio tan a menudo.

Ben sık sık kitapçıya giderim.

Voy con frecuencia a la librería.

Babam sık sık bulaşıkları yıkar.

- Mi padre cada tanto lava los platos.
- Mi padre a menudo lava los platos.

Sık sık Avrupa'ya seyahatler yaparlar.

Hacen frecuentes viajes a Europa.

Gençken sık sık beyzbol seyrederdi.

Cuando él era joven, veía a menudo el béisbol.

O sık sık insanları kızdırır.

Él hace enojar a la gente a menudo.

Sık sık bir öğrenciyle karıştırılır.

A él lo confunden con un estudiante a menudo.

O, sık sık Tokyo'ya gider.

Él va con frecuencia a Tokio.

Burada sık sık kar yağar.

Suele nevar aquí.

Tom'un sık sık başı ağrır.

Tom a menudo tiene dolores de cabeza.

Bu yüzden sık sık tartışıyoruz.

Es por eso que discutimos con tanta frecuencia.

Kız kardeşim sık sık ağlar.

Mi hermana llora a menudo.

Sık sık onunla otobüste konuşurum.

Suelo platicar con él en el autobús.

O, sık sık okula gelmez.

Falta a la escuela a menudo.

Ben sık sık depresif hissediyorum.

Frecuentemente me siento deprimido.

Sık sık alışverişe gider misin?

¿Vas de compras a menudo?

Gençken sık sık futbol oynardım.

Cuando era joven, a menudo jugaba al fútbol.

Sık sık çiğ balık yeriz.

Nosotros comemos pescado crudo con frecuencia.

Sık sık bu nehirde yüzerdi.

Él solía nadar en este río a menudo.

Onun hakkında sık sık düşünürüm.

Pienso en ella a menudo.

Tom sık sık uykusunda konuşur.

A menudo, Tom habla mientras duerme.

Başın sık sık acır mı?

¿Le duele la cabeza a menudo?

Onunla sık sık otobüste konuşurum.

A menudo hablo con él en el autobús.

Oraya sık sık gider misin?

¿Vas seguido allí?

Sık sık tavuk eti yerim.

Como pollo con frecuencia.

Sık sık kötü rüyalar görürüm.

A menudo tengo pesadillas.

Burada sık sık yağmur yağar.

Aquí llueve con frecuencia.

Bu sık sık burada olur.

Acá sucede con frecuencia.

Yazın, sık sık nehirde yüzeriz.

En el verano, acostumbramos nadar en el río.

Tom sık sık sözünü tutmaz.

Tom a menudo no mantiene su palabra.

Tom sık sık Boston'a gider.

Tom va a Boston con frecuencia.

O sık sık gitar çalar.

A menudo toca la guitarra.

Ben sık sık kitap okurum.

Con frecuencia leo libros.

Onunla sık sık tenis oynadım.

- A menudo jugaba al tenis con él.
- A menudo jugaba al tenis con ella.

Onu sık sık görüyor musun?

¿Le ves a menudo?

Dikkatsizliğinden sık sık şemsiyesini unutur.

Él a menudo olvida su paraguas por descuido.

Sık sık aynı rüyâyı görürüm.

Con frecuencia tengo el mismo sueño.

Sık sık başkalarına yardım eder.

Él a menudo ayuda a los demás.

Biz sık sık satranç oynarız.

A menudo jugamos al ajedrez.

Biz sık sık hatalar yaparız.

A menudo cometemos errores.

Sık sık elleri cebinde yürür.

Suele caminar con la mano en el bolsillo.

O, sık sık gitar çalar.

A menudo toca la guitarra.

Sık sık babasının arabasını sürer.

Él conduce a menudo el coche de su padre.

Adı sık sık hafızamdan çıkar.

A menudo su nombre se escapa de mi memoria.