Translation of "Kurmak" in Spanish

0.010 sec.

Examples of using "Kurmak" in a sentence and their spanish translations:

Hayal kurmak istiyorum.

- Quiero soñar.
- Yo quiero soñar.

Birbirimizle savunmasızlıkla iletişim kurmak

Comunicarse unos con otros con vulnerabilidad,

Kendi işlerini kurmak istiyorlar.

para poder crear negocios propios.

Onunla bağlantı kurmak istiyorum.

Quiero ponerme en contacto con ella.

Para istediğiniz biriyle ilişki kurmak

construir una relación con alguien al que le están pidiendo dinero,

Fabrikayı Idaho’ya kurmak istediğimi söyledim.

Dije: "Quiero construirlo aquí".

Seyircimle hakiki bir ilişki kurmak.

en crear una conexión auténtica con mi audiencia.

Tuzak kurmak için şartlar mükemmel.

Las condiciones para la emboscada son perfectas.

Kelimeleri iletişim kurmak için kullanırız.

Usamos palabras para comunicarnos.

İletişim kurmak için sözcükler kullanırız.

Usamos palabras para comunicarnos.

Buzun üstünde denge kurmak zordur.

Es difícil mantener el balance en las calles cubiertas de hielo.

Tüm şehri kurmak için kumaş kullanılmış.

La construcción de toda la ciudad se basa en telas.

Mürettebat Ay'ın arkasındayken iletişim kurmak imkansızdı.

Era imposible comunicarse con la tripulación mientras estaban detrás de la Luna.

- Rüya görmek güzel.
- Hayal kurmak güzel.

Es bonito soñar.

Soru, çoğu zaman cümle kurmak kadar basit

Y la pregunta es a veces tan simple como usar la frase:

Dünya barışını kurmak için elimizden geleni yapmalıyız.

Deberíamos hacer nuestro mayor esfuerzo por lograr la paz mundial.

Çadır kurmak için bir yer seçmek zorundayız.

Tenemos que elegir un lugar para armar la carpa.

Uzun kış gecesinde aile kurmak için mükemmel yer.

El lugar perfecto para tener una nueva familia durante la larga noche de invierno.

Duydum ki İngiliz insanlarla arkadaşlık kurmak zaman alıyor.

Oí que toma tiempo hacerse amigo de personas inglesas.

Bu bir çadır kurmak için iyi bir yerdir.

Este es un buen lugar para levantar una carpa.

Burası çadır kurmak için oldukça iyi bir yer.

Este es un buen sitio para armar una carpa.

Sanırım en kısa sürede Tom'la temas kurmak isteyeceksin.

Creo que querrás ponerte en contacto con Tom lo antes posible.

Ve empati kurmak zorunda kalmazsak maalesef çoğumuz empati kurmuyor.

Y si no estamos obligados a empatizar, la mayoría, desafortunadamente, no lo hará.

Birçok aile sınırda yeni bir hayat kurmak için ayrıldı.

Muchas familias se mudaron para comenzar una nueva vida en la frontera.

Onunla normal, kontrol edilebilir, sevgi dolu bir ilişki kurmak için

para asegurarnos de que podíamos tener

Sağır ve dilsiz insanlar iletişim kurmak için işaret dilini kullanabilirler.

La gente sordomuda puede comunicarse mediante la lengua de signos.

Hayal kurmak için zaman ayırın; bu, yükselişe giden bir yoldur.

Tómate tu tiempo para soñar, es el camino a las estrellas.

Masum dalgıçlara tuzak kurmak için pusuya yatan insan yiyenler olarak tanımlardı.

que esperaban a los buceadores en el fondo del mar, para sorprenderlos.

İletişim kurmak için bir anadil konuşuru gibi ses çıkarmak zorunda değilsin.

No necesitas sonar como un nativo para comunicarte.

Biz başkaları ile iletişim kurmak için sözlerin yanı sıra jestler de kullanırız.

Usamos tanto gestos, como palabras, para comunicarnos con los demás.

Fakat yağmur ormanının gece gürültüsünde iletişim kurmak zor. Kolugo'nun buna çözümü daha çok yeni keşfedildi.

Es difícil estar en contacto por sobre el clamor de la noche en la selva. La solución del colugo se descubrió hace poco.