Translation of "Günün" in Polish

0.017 sec.

Examples of using "Günün" in a sentence and their polish translations:

Günün gelişini selamlarlar.

Witają nowy dzień.

Doğum günün nasıldı?

Jak było na twoich urodzinach?

Günün nasıl geçti?

- Jak minął dzień?
- Jak ci minął dzień?

Şükran günün kutlu olsun!

Wesołego Święta Dziękczynienia!

Bu senin şanslı günün.

To jest twój szczęśliwy dzień.

Yalnızca üç günün var.

Masz tylko trzy dni.

Günün çoğunu hastanede geçirdi.

Większą część dnia dnia spędziła w szpitalu.

21. doğum günün nasıldı?

Jakie były twoje 21. urodziny?

Günün güzel olduğu ortaya çıktı.

Dzień okazał się być miłym.

Günün geri kalan kısmında uyudum.

Przespałem resztę dnia.

Her günün bir devamı vardır.

Każdy dzień ma ciąg dalszy.

Böylece günün en sıcak saatlerinden kaçınabilirsiniz.

żeby ominąć najgorętszą część dnia.

Günün son ışıklarını da beraberinde götürüyor.

i zabiera ze sobą ostatnie promienie światła.

Peki Tom, bugün senin şanslı günün.

Więc, Tom, dzisiaj jest twój szczęśliwy dzień.

Bugün senin doğum günün, değil mi?

Dziś są twoje urodziny, prawda?

Günün sonuna kadar cevabına ihtiyacım var.

Potrzebuję twojej odpowiedzi do końca dnia.

Sana doğum günün için bir bisiklet alacağım.

Na urodziny kupię Ci rower.

Günün bu saatlerinde yollarda çok trafik olur.

O tej porze dnia jest duży ruch na drogach.

- İyi ki doğdun!
- Doğum günün kutlu olsun!

Wszystkiego najlepszego z okazji urodzin!

Doğum günün için sana bir bisiklet ısmarlayacağım.

Dam ci na urodziny rower.

Tom savaşların hiç olmayacağı günün geleceğine inanıyor.

Tom wierzy, że nadejdzie dzień kiedy nie będzie już więcej wojen.

Kadim bir tapınağa sığınarak geçirilen bir günün ardından...

Po dniu spędzonym w sanktuarium prastarej świątyni...

Günün sıcağından kaçıp sığınan hayvanların çoğu, geceleri dışarı çıkar.

Zwierzęta, które ukrywały się podczas upalnego dnia, często wychodzą w nocy.

Böylece günün en sıcak saatlerinden kaçınabilirsiniz. Hava şimdiden ısınıyor

żeby ominąć najgorętszą część dnia. Jest coraz cieplej

Günün sonu yaklaştıkça... ...saatte 1.000 kilometreden büyük bir hızla...

Kiedy dzień zbliża się ku końcowi, ciemność pochłania planetę

Günün bu saatinde caddede kimsenin olmamasının tuhaf olduğunu düşünüyorum.

Wydaje mi się to dziwne, że nie ma nikogo na ulicy o tej porze dnia.

- Bugün senin doğum günün mü?
- Bugün sizin doğum gününüz mü?

- Masz dzisiaj urodziny?
- Czy dzisiaj są twoje urodziny?

Çölde güne erken başlamak önemlidir, böylece günün en sıcak saatlerinden kaçınabilirsiniz

Na pustyni należy wstać wcześnie, żeby ominąć najgorętszą część dnia.

Ama ihtiyacımız olanı aldık, bu iyi. Bakın, günün sıcaklığının geçtiği anlaşılıyor.

Ale mamy to, czego szukaliśmy. I spójrzcie, upał minął.

Çölde güne erken başlamak önemlidir, böylece günün en sıcak saatlerinden kaçınabilirsiniz.

Na pustyni należy wstać wcześnie, żeby ominąć najgorętszą część dnia.

Uzun, sıcak bir günün ardından bu erkek jeladanın sürüsünü toplaması gerek.

Po długim i gorącym dniu samiec dżelady musi zebrać swoją grupę.

- Mutlu yıllar Muiriel!
- İyi ki doğdun Muiriel!
- Doğum günün kutlu olsun, Muiriel.

Sto lat, Muiriel!