Translation of "Hakkı" in Japanese

0.010 sec.

Examples of using "Hakkı" in a sentence and their japanese translations:

Herkesin yaşama hakkı vardır.

人はみんな生きる権利がある。

Tom'un bilme hakkı var.

トムには知る権利がある。

Onların öyle yapma hakkı var.

彼らにはそうする権利がある。

Onun belgelere erişim hakkı vardı.

彼はその書類を見る地位にあった。

Herkesin kendi görüş hakkı vardır.

誰でも自分の意見を持つ権利がある。

Herkesin mutluluk arama hakkı vardır.

幸福を求める権利は誰にもある。

Herkesin düşündüğünü söyleme hakkı vardır.

みんなはそれぞれ自分の意見を述べる権利を持っている。

Başım hakkı için onun adını hatırlayamadım.

どうしても私は彼の名が思い出せなかった。

Bana bu konuda seçme hakkı bırakmıyorsun.

そのことで私の取るべき道は一つしかない。

Amerikalı kadınların oy verme hakkı yoktu.

アメリカの女性には選挙権がなかった。

Bu kitabın telif hakkı hâlâ saklıdır.

この本はまだ版権が生きている。

Her insanın kendini savunma hakkı var.

誰にも自分を守る権利がある。

Halkın yasal bir duruş sergileme hakkı yok.

市民には異議を唱える 法的権利がありません

- Sezar'ın hakkı Sezar'a.
- Yiğidi öldür, hakkını yeme.

悪人でも手柄は認めてやれ。

20 yaşında bize oy kullanma hakkı verilir.

私達は20歳になると投票権が与えられる。

Onun aile ilişkilerimize müdahale etme hakkı yok.

彼は私たちの家族の問題に干渉する権利はない。

Bütün üyelerin bu kitaplara erişim hakkı var.

すべての会員はこれらの本を利用できる。

O stok dışı, sana yeniden kullanma hakkı verebilirim.

もう売り切れてしまったのですが、次回有効券をお渡しいたします。

Halk kütüphanelerini meşru bir vatandaşlık hakkı olarak görüyoruz.

我々は公立図書館を持つことを市民の当然の権利と考えている。

Japonya'da ulusal ebelik sınavına girme hakkı sadece kadınlara veriliyor.

日本では助産師国家試験の受験資格は女性のみとなっている。

- Anne-babanızın hakkını asla ödeyemezsiniz.
- Ana-baba hakkı ödenmez.

- 両親に対してはどんなに優しくしてもしすぎることはない。
- 両親に対してはどんなにやさしくてもやさしすぎることはない。

Her vergi mükellefinin, parasının nereye gittiğini bilmeye hakkı vardır.

納税者は払った金の行方を知る権利がある。

- Bir insanın yaşama hakkı varsa öyleyse bir insanın aynı zamanda ölme hakkı da olmalı. Eğer yoksa, o zaman yaşamak bir hak değil ama bir zorunluluktur.
- Bir insanın yaşama hakkı varsa, aynı zamanda ölme hakkı da olmalı. Eğer yoksa; o zaman yaşamak bir hak değil, zorunluluktur.

もし生命の権利というものがあるなら、死についての権利もあることになる。そうでなければ生命の権利は権利ではなく義務になってしまうだろう。

- Tom oy verme hakkına sahiptir.
- Tom'un oy kullanma hakkı var.

トムには投票権がある。

- Ebeveynlerine karşı çok nazik olamazsın.
- Anne-babanızın hakkını asla ödeyemezsiniz.
- Ana-baba hakkı ödenmez.

- 両親に対してはどんなに優しくしてもしすぎることはない。
- 両親に対してはどんなにやさしくてもやさしすぎることはない。

Jane Goodall tarafından, Jane Goodall ve Phillip Berman'ın hazırladığı Reason for Hope: A Spiritual Journey (Sönmeyen Umut: Spiritüel Bir Yolculuk) adlı kitaptan sesli olarak okunmuştur Telif Hakkı © 1999 Soko Publications Ltd. ve Phillip Berman. Hachette Audio'nun izniyle kullanılmıştır. Tüm hakları dünya çapında saklıdır.

原作「森の旅人」ジェーン・グドール、フィリップ・バーマン共著 Copyright © 1999 by Soko Publications Ltd. and Phillip Berman. Used by permission of Hachette Audio. All rights reserved worldwide.