Translation of "Bozuluyor" in German

Konsantrasyonum giderek bozuluyor.

Meine Konzentration lässt allmählich nach.

Bu eski araba hep bozuluyor.

Dieses alte Auto ist ständig kaputt.

Hani senin telefonunun şarj aleti bozuluyor

Siehe, das Ladegerät Ihres Telefons ist kaputt

O, "Arabam her zaman bozuluyor." dedi.

Er sagte: „Mein Auto geht immer kaputt.“

Onun sağlığı bu son aylarda bozuluyor.

In den letzten Monaten hat ihre Gesundheit abgenommen.

Midem genellikle baharatlı yemek yedikten sonra biraz bozuluyor.

Wenn ich stark Gewürztes gegessen habe, habe ich oft leichte Magenstörungen.

- Bekletildiğim zaman canım sıkılır.
- Bekletildiğim zaman sinirim bozuluyor.
- Bekletildiğim zaman sinirim bozulur.

Ich ärgere mich, wenn man mich warten lässt.