Translation of "Suçsuz" in French

Onun suçsuz olduğunu doğruladı.

Il affirme qu'elle est innocente.

Sen tamamen suçsuz değilsin.

Tu n'es pas totalement irréprochable.

Biz sanığı suçsuz buluyoruz.

Nous jugeons l'accusé non coupable.

İki taraf da suçsuz değil.

Aucun des deux camps n'est irréprochable.

Sanık cinnet nedeniyle suçsuz bulundu.

- Le mis en examen fut prononcé non coupable en raison de sa folie.
- L'accusé fut prononcé non coupable en raison de sa folie.
- L'accusée fut prononcée non coupable en raison de sa folie.

Dan suçsuz olduğunda ısrar etti.

Dan insista sur le fait qu'il était innocent.

Onun suçsuz olduğunu iddia etti.

Il maintenait qu'il était innocent.

O sürekli suçsuz olduğunu iddia etti.

Elle n'a cessé de protester de son innocence.

- Erkek arkadaşının masum olduğuna inanıyor.
- Erkek arkadaşının suçsuz olduğuna inanıyor.

Elle croit que son petit ami est innocent.