Translation of "Haydi" in French

0.009 sec.

Examples of using "Haydi" in a sentence and their french translations:

Haydi!

Allez....

Hatırlayın o günleri haydi.. haydi.

rappelez-vous ces jours .. allez

Haydi, Bill.

Bill, viens ici !

Haydi, Tony.

Allez, Tony.

Haydi, kalk.

Allez, lève-toi.

Haydi, uyanın.

Allez, debout !

Oh, haydi.

Oh, viens.

Haydi gidelim!

Allons-y !

Haydi gayret!

- Roulez jeunesse !
- Fonce !
- Foncez !
- Vas-y !

haydi bir bakalım

nous allons jeter un coup d'oeil

Tamam, haydi. anlıyorum

ok allez je comprends

Haydi biraz eğlenelim.

- Amusons-nous.
- Amusons-nous !

Haydi plaja gidelim.

Allons à la plage.

Haydi iş başına.

- Mets-toi simplement au travail !
- Mettez-vous simplement au travail !

Haydi. Bir dene.

Allez. Essaye.

Haydi saman çizelim.

Tirons à la courte-paille !

Haydi otobüsle gidelim.

- Allons-y en bus.
- Rendons-nous y en bus.
- Allons par le bus.

Haydi otobüse binelim.

Prenons un bus.

Haydi Fransızca konuşalım.

Parlons français !

Haydi paydos edelim.

- Finissons-en pour aujourd'hui.
- C'est tout pour aujourd'hui !

Haydi, korkak olma!

Viens, ne sois pas un lâche !

Haydi havuza gidelim.

Allons à la piscine !

Haydi hepiniz dinleyin!

Bon, tous, écoutez !

Haydi Minecraft oynayalım!

Laisse-nous jouer à Minecraft !

Haydi, söyle ona!

- Vas-y, dis-lui !
- Allez, dites-lui !

Haydi beyzbol oynayalım!

Jouons au baseball.

Haydi! Geç kalacağız.

Allez ! Nous serons en retard.

Haydi, itiraf et.

- Allez, admets-le.
- Allez, admettez-le.

Haydi partiyi başlatalım.

- Inaugurons la fête.
- Inaugurons la réception.

Haydi, acele etmeliyiz.

Allez, il faut qu'on s'active.

Görüşme programı diyelim haydi.

Disons un programme d'entrevue.

Yediğimize göre haydi çıkalım.

Maintenant que nous avons mangé, allons-y.

Haydi. Benimle şarkı söyle.

- Allez, chante avec moi.
- Allez, chantez avec moi.

Haydi yazı tura atalım.

Tirons à pile ou face !

Haydi daha fazla yapalım.

- Faisons plus.
- Faisons davantage.

Haydi çıkar ağzındaki baklayı.

Allez, accouche !

Haydi, çabuk cevap ver.

Allez ! réponds rapidement.

- Haydi şerefe!
- Hadi şerefe!

À ta santé, gamin !

Haydi Tom, iç onu.

Allez, Tom, bois ça !

Haydi balığı pişirip yiyelim.

Cuisinons et mangeons le poisson !

Haydi, el sıkışın çocuklar!

Allez, serrez-vous la main les garçons !

Haydi derin nefes alalım,

Inspirez profondément,

haydi o zaman videoya geçelim.

Allons à la vidéo alors.

- Haydi TV izleyelim.
- TV izleyelim.

- Allons regarder la télévision.
- Regardons la télé.

Haydi, benimle oyna, çok sıkıldım!

Allez, joue avec moi, j'm'ennuie trop !

Haydi şimdi yiyelim. Açlıktan ölüyorum.

Mangeons maintenant. Je meurs de faim.

- Haydi partiyi başlatalım.
- Partiye başlayalım.

Que la fête commence.

- Fransızca konuşalım.
- Haydi, Fransızca konuşalım.

Parlons en français.

Haydi! Bana bir şans ver.

Allez ! Donne-moi une chance.

- Onu özetleyelim.
- Haydi onu özetleyelim.

Faisons court.

Haydi yazı tura ile karar verelim.

Décidons à pile ou face.

"Haydi benim beyaz insanlarım! Neredesiniz? Neler oluyor?

Mes blancs, allez ! Où sont-ils ? Que se passe-t-il ?

- Aşağıda yolcu kalmasın!
- Haydi binin!
- Herkes gemiye!

- Tout le monde à bord!
- Tout le monde à bord !

Haydi Arianna, hızlan, yoksa asla oraya ulaşamayacağız!

Allons, Ariane, hâte-toi ou nous n'y parviendrons jamais.

Haydi, bunun bir daha olmaması için dua edelim.

Prions juste que ça ne se produise plus !

- Şimdi git.
- Haydi git.
- Git artık.
- Gidin artık.

- Va, maintenant.
- Allez-y maintenant.
- Vas-y maintenant.

- Baba Ken'i haydi haydi severdi,çünkü onun tek oğluydu.
- Tek oğlu olduğu için, baba, Ken'i daha çok seviyordu.

Le père aimait Ken d'autant plus car il était son fils unique.

şimdi haydi hatırlayalım o günleri. Çünkü artık gülümseme zamanı

Souvenons-nous de ces jours. Parce qu'il est temps de sourire

Burası bir hayli kalabalık. Haydi başka bir yere gidelim.

C'est beaucoup trop bondé, ici. Allons ailleurs.

Alma-Ata halkı, haydi çocuk dostu bir şehir yaratalım!

Peuple d'Almaty, créons une ville qui soit accueillante pour les enfants !

Davranışını haklı çıkar, haydi, bunların hepsi olduğunda orada olmanı haklı çıkar.

Vas-y, justifie ton attitude, justifie le fait que tu aies été là lorsque tout ça s'est passé.

El sıkışma yok, "haydi çak bir tane" yok, evin dışında sarılmak yok.

Ne pas se serrer la main, pas de high-fives, pas d'étreintes en dehors du foyer.

Haydi bu konuda yeni sözcük haznesiyle cümleler bulun, yandaki _____ listesine onları ekleyin; ve çevirin.

Trouvons des phrases avec du nouveau vocabulaire sur ce thème, ajoutons-les à la liste suivante : _____, et traduisons-les.