Translation of "Bacağını" in French

0.004 sec.

Examples of using "Bacağını" in a sentence and their french translations:

Bacağını kırdın.

Vous vous êtes cassé la jambe.

Bacağını kaldır.

Lève la jambe.

O bacağını sıkıştırdı.

Il lui étreignit la jambe.

- Başarılar!
- Şeytanın bacağını kır.

Va te casser une jambe.

Kayak yaparken bacağını kırdı.

Il s'est cassé la jambe en skiant.

Tom bir bacağını kaybetti.

Tom a perdu une jambe.

Köpek onun bacağını ısırdı.

Le chien lui a mordu la jambe.

Tom kurbağa bacağını sevmiyor.

Tom n'aime pas les cuisses de grenouilles.

- Onun kırık bacağını tedavi etti.
- O, kırık bacağını tedavi etti.

- Elle a soigné sa jambe cassée.
- Elle prit soin de sa jambe cassée.

Maalesef, o, kazada bacağını kırdı.

Malheureusement, il s'est cassé la jambe dans l'accident.

Düştü ve sol bacağını kırdı.

Elle tomba à terre et se brisa la jambe gauche.

O bacağını kırdığında acıdan bağırıyordu.

Lorsqu'il se brisa la jambe, il cria de douleur.

O düştü ve bacağını incitti.

Il est tombé et s'est fait mal à la jambe.

Bir köpek onun bacağını ısırdı.

Un chien a mordu sa jambe.

Onun kırık bacağını tedavi etti.

Elle a soigné sa jambe cassée.

Bir balina adamın bacağını kopardı.

Un requin happa la jambe de l'homme.

Büyükannem bacağını bir düşüşte incitti.

- Ma grand-mère s'est blessée la jambe en chutant.
- Ma grand-mère s'est blessée à la jambe en tombant.

Buzun üstünde düştü ve bacağını incitti.

Il est tombé sur la glace et s'est blessé la jambe.

Tom bir bisiklet kazasında bacağını kırdı.

Tom se cassa la jambe dans un accident de vélo.

Kardeşim ağaçtan düştü ve bacağını kırdı.

Mon frère tomba d'un arbre et se cassa la jambe.

Herkes onun savaşta bacağını kaybettiğini biliyor.

Tout le monde sait qu'il a perdu sa jambe à la guerre.

Bir kaza geçirdi ve bacağını kırdı.

- Il a eu un accident et s'est fracturé une jambe.
- Il eut un accident et se fractura la jambe.

Erkek kardeşim ağaçtan düşüp bacağını kırdı.

Mon frère tomba de l'arbre et se cassa une jambe.

Erkek kardeşim ağaçtan düştü ve bacağını kırdı.

Mon frère tomba de l'arbre et se cassa une jambe.

Tom sana bacağını nasıl kaybettiğini anlattı mı?

- Tom t'a-t-il déjà dit comment il avait perdu sa jambe ?
- Tom vous a-t-il déjà dit comment il avait perdu sa jambe ?

- Tom kurbağa bacağını sevmiyor.
- Tom kurbağa bacağı sevmez.

Tom n'aime pas les cuisses de grenouilles.

Larrey hemen bir bacağını kesmek zorunda olduğuna karar verdi.

Larrey a rapidement décidé qu'il devait amputer une jambe.

Ve bir gülle yerde zıpladı ve her iki bacağını da ezdi.

quand un boulet de canon sauta sur le sol et lui fracassa les deux jambes.

Noel'den birkaç hafta önce Tom sağ bacağını kırdı ve hastaneye götürüldü.

Tom s'est cassé la jambe droite et a été conduit à l'hôpital quelques semaines avant Noël.