Translation of "Kır" in French

0.003 sec.

Examples of using "Kır" in a sentence and their french translations:

Kır çiçeklerini severim.

J'aime les fleurs des champs.

- Başarılar!
- Şeytanın bacağını kır.

Va te casser une jambe.

Kır çiçeklerini öğrenmeyi seviyorum.

J'aime étudier les fleurs sauvages.

Acil durumda, camı kır.

Brisez la vitre en cas d'urgence.

Yangın durumunda, bu camı kır.

En cas d'incendie, brisez cette fenêtre.

Kızların kır çiçekleri topladığını gördüm.

J'ai vu les filles cueillir des fleurs sauvages.

Köprünün ötesinde bir kır evi var.

- Il y a une petite maison au-delà du pont.
- Il y a un cottage par delà le pont.

Şehirde yaşayan insanlar kır yaşantısının zevklerini bilmezler.

Les gens qui résident en ville ignorent les joies de la vie à la campagne.

Kır yaşamı,şehir yaşamıyla karşılaştırıldığında çok huzurludur.

- La vie à la campagne est très tranquille comparée à la vie en ville.
- La vie campagnarde est très paisible en comparaison de la vie citadine.

Yumurtaları kır ve sarıları ve beyazları ayır.

Casser les œufs et séparer les jaunes des blancs.

Tom ve Mary nehrin yanında birkaç kır çiçeği topladı.

Tom et Marie cueillaient quelques fleurs sauvages le long de la rivière.

- Kır atın yanında duran ya suyundan ya huyundan alır.
- İtle yatan bitle kalkar.
- Körle yatan şaşı kalkar.
- Köpekle uyuyan pireyle kalkar.

Qui dort avec des chiens se réveille avec des puces.

- Kır atın yanında duran ya suyundan ya huyundan alır.
- İtle yatan bitle kalkar.
- Körle yatan şaşı kalkar.
- Üzüm üzüme baka baka kızarır.

Qui dort avec des chiens se réveille avec des puces.