Translation of "Atıp" in French

Ekmeği atıp kendi deneyebilir.

Il peut pousser la tartine de la table et essayer lui-même.

Dan çığlık atıp bağırıyordu.

Dan hurlait comme une bête.

Asla ilaçları tuvalete atıp sifonu çekme.

Ne jetez jamais de médicaments dans les toilettes.

Bir tane daha çubuk atıp nereye gittiğine bakalım.

Jetons un autre bâton lumineux pour voir.

Bu ipi karşıya atıp onu bir yarığa sıkıştırmayı deneyeceğiz.

On va jeter la corde et coincer la pierre dans une crevasse,

- Tom çığlık atmaya ve bağırmaya başladı.
- Tom çığlık atıp bağırmaya başladı.

Tom se mit à crier et à hurler.

- Merdivende bir adımı kaçırdım ve korkarım ayak bileğimi burktum.
- Merdivende adımımı boşa atıp ayak bileğimi burktum maalesef.

- J'ai raté une marche dans l'escalier et j'ai bien peur de m'être foulé la cheville.
- J'ai raté une marche dans l'escalier et je crains de m'être foulé la cheville.