Translation of "Titrek" in English

0.005 sec.

Examples of using "Titrek" in a sentence and their english translations:

O biraz titrek.

It's a bit wobbly.

Tom titrek görünüyor.

Tom looks wobbly.

Ellerinin titrek olduğunu gözlemledim.

I observed that his hands were unsteady.

O, titrek bir sesle yanıtladı.

He answered with a shaky voice.

Tom zayıf ve titrek görünüyor.

Tom is looking weak and wobbly.

Tom titrek bir alışveriş arabası iterek bakkala dalıverdi.

Tom burst into the grocery store, pushing a wobbly cart.

Ve sıra dışı, titrek, dalgalı, elbiseli ve yaşlı bir kadın oluyor.

into this extraordinary, wobbly, flowy old lady in a dress.