Translation of "Tartıştı" in English

Sorunu ebeveynleriyle tartıştı.

He debated on the problem with his parents.

Tom, Mary'yle tartıştı.

Tom argued with Mary.

Tom benimle tartıştı.

Tom argued with me.

Uzun bir süre tartıştı.

and why it was so successful.

Öğrenciler planı saatlerce tartıştı.

The students discussed the plan for many hours.

O aşağıdaki gibi tartıştı.

He argued as follows.

Panelistler enerji sorunlarını tartıştı.

The panelists discussed energy problems.

O, sorunu oğluyla tartıştı.

He discussed the problem with his son.

Tom ve Mary tartıştı.

Tom and Mary quarreled.

Tom hâkimle bile tartıştı.

Tom even argued with the judge.

- Onlar ne var ne yoksa tartıştı.
- Onlar her şeyi tartıştı.

They argued about anything and everything.

Onlar yıllarca toprak mülkiyetini tartıştı.

They disputed the ownership of the land for years.

Patronu ile tartıştı ve kovuldu.

He had words with his employer and was fired.

O, karısıyla çocukları hakkında tartıştı.

He quarreled with his wife about their children.

Tom ve Mary sorunu tartıştı.

Tom and Mary discussed the problem.

Tom ayrıntıları Mary ile tartıştı.

Tom discussed the details with Mary.

Tom onu Mary ile tartıştı.

Tom discussed that with Mary.

Tom, Mary'yle o sorunu tartıştı.

Tom discussed that problem with Mary.

O, para hakkında onunla tartıştı.

She argued with him about money.

Tom sorunu Mary ile tartıştı.

Tom discussed the problem with Mary.

Tom, Mary ile meseleyi tartıştı.

Tom discussed the matter with Mary.

Tom planlarını Mary ile tartıştı.

Tom discussed his plans with Mary.

Sami onu Leyla ile tartıştı.

Sami discussed that with Layla.

Tom bunu seninle tartıştı mı?

Has Tom discussed it with you?

Uzmanlardan oluşan bir kurul planı tartıştı.

A panel of experts discussed the plan.

Çift tartıştı ama kısa sürede uzlaştı.

The couple quarreled, but soon made up.

O, Tom'la evlendiği için kızıyla tartıştı.

He argued his daughter out of marrying Tom.

Filozof Sokrates hapishanede arkadaşıyla ölümü tartıştı.

The philosopher Socrates discussed death with his friends in prison.

Dan her ayrıntıyı Linda ile tartıştı.

Dan discussed each detail with Linda.

Cumhuriyet hükümeti, kriz planını değiştirmeyi tartıştı.

The government of the republic discussed the exchange crisis plan.

Mary erkek arkadaşı ile biraz tartıştı.

Mary had a tiff with her boyfriend.

Dan makalelerini nasıl yayınlatacağını arkadaşlarıyla tartıştı.

Dan discussed with his friends how to have his articles published.

O, onunla çocuklarının eğitimi hakkında tartıştı.

She argued with him about their children's education.

Tom sorun hakkında Mary ile tartıştı.

Tom argued with Mary about the matter.

Tom Mary ile para hakkında tartıştı.

Tom argued with Mary about money.

Tom ve Mary bütün gece tartıştı.

Tom and Mary argued all night.

Sami ve Leyla, Ferit'in öldürülmesini tartıştı.

Sami and Layla discussed Farid's murder.

Tom bunu Mary ile tartıştı mı?

- Did Tom discuss it with Mary?
- Did Tom discuss that with Mary?

Tom onu Mary ile tartıştı mı?

Has Tom discussed that with Mary?

Öğrenciler uzun süre beyin ölümü sorununu tartıştı.

Students discussed the problem of brain death for a long time.

Onlar umduğumdan daha kısa bir süre tartıştı.

They debated for a shorter amount of time than I'd expected.

Tom ve Mary bütün öğleden sonra tartıştı.

Tom and Mary argued all afternoon.

O, onunla tartıştı ve sona ona vurdu.

She argued with him and then hit him.

Tom bütün gece arkadaşları ile siyaset tartıştı.

Tom discussed politics all night with his friends.

Onlar Tom'un becerilerini ya da bunların eksikliğini tartıştı.

They discussed Tom's skills, or lack thereof.

Tom ve Mary birlikte geleceğe dair planları hakkında tartıştı.

Tom and Mary discussed their future plans together.

Tom bankayı soymak için Mary ile bir planı tartıştı.

Tom discussed with Mary a plan to rob the bank.

İki bilim adamı bilinmeyen bir Tibet ifadesinin anlamı üzerinde tartıştı.

The two scholars wrangled over the meaning of an obscure Tibetan phrase.

Evsiz bir adam ve üç yaşında bir erkek çocuğu Batman'in süper güçleri olup olmadığı hakkında bir saat tartıştı, ki o sahip değil.

A homeless man and a three-year-old boy argued for an hour about whether or not Batman has superpowers, which he does not.