Translation of "Seyircilerin" in English

0.003 sec.

Examples of using "Seyircilerin" in a sentence and their english translations:

Tom seyircilerin içindeydi.

Tom was in the audience.

Seyircilerin hepsi yabancıydı.

The audience were all foreigners.

Konuşması seyircilerin ilgisini çekmişti.

His speech held the attention of the audience.

Seyircilerin seni sevmesinin nedeni bu.

That's why spectators love you.

Tom Mary'yi seyircilerin içinde gördü.

Tom saw Mary in the audience.

Tom ve Mary seyircilerin içinde.

Tom and Mary are in the audience.

Tom ve Mary seyircilerin arasındaydı.

Tom and Mary were in the audience.

Tom seyircilerin içinde, değil mi?

Tom is in the audience, isn't he?

Spiker seyircilerin sessiz kalmasını rica etti.

The speaker requested that the audience remain silent.

Biliyorum ki dışarıda ve siz seyircilerin arasında

I know that there are people in this audience who've experienced

Tiyatronun dizaynı, seyircilerin oyuncularla daha yakınlaşıp, özel bir bağ kurmalarını mümkün kıldı.

The design of the theatre enabled the audience to get up close and personal with the performers.