Translation of "Konuşmasında" in English

Konuşmasında şirketin gücüne başvurdu.

In the speech, he referred to the strength of the company.

Onun konuşmasında bahsettiği yere gittim.

I have been to the place that she spoke about in her talk.

Konuşmasında işsiz insanlardan söz etti.

In her address, she spoke of unemployed people.

O konuşmasında son derece kabadır.

She is extremely vulgar in her speech.

O, konuşmasında hükümetin politikasına saldırdı.

He attacked the government's policy in his speech.

Jane'nin konuşmasında söylediğini neredeyse izleyemedim.

I could hardly follow what Jane said in her speech.

Konuşmasında vurguladığı her ifadeyi not aldım.

I wrote down every phrase in his speech that he stressed.

O, konuşmasında II.Dünya Savaşını referans gösterdi.

She made references to World War II in her speech.

Kurallara bakılırsa,onun konuşmasında birkaç hata vardı.

Strictly speaking, there were some mistakes in his speech.

O, Alex'e her konuşmasında bir ceviz verme yerine, onu sadece özellikle "ceviz" dediğinde verecekti.

Instead of giving Alex a nut each time he said something, she'd only give it when he specifically said "nut."