Translation of "Kaçınmalısın" in English

Aşırı yemekten kaçınmalısın.

You should avoid binge eating.

Böyle hatalar yapmaktan kaçınmalısın.

You must avoid making such mistakes.

Bir kavgaya karışmaktan kaçınmalısın.

You should avoid getting into a fight.

Böyle bir hata yapmaktan kaçınmalısın.

You should avoid making such a mistake.

Bu tür hataları yapmaktan kaçınmalısın.

You must avoid making those kinds of mistakes.

Gece şehrin o kısmından kaçınmalısın.

You should avoid that part of town at night.

Onurlu bir insan olmak için edepsizlik etmekten kaçınmalısın.

You must avoid misbehaving in order to be a honourable person.

Kendi dilinden başka bir dilde cümleler eklemekten kaçınmalısın, çünkü ana dilinde ya da lehçende yazmadıkça birçok hata yapmaya eğilimlisin.

You should avoid adding sentences in a language other than your own, because unless you write in your mother tongue or dialect, you are prone to make many mistakes.