Translation of "Bulduğumu" in English

Bulduğumu görmelisin.

You should see what I found.

Ne bulduğumu tahmin et.

Guess what I found.

Bir göktaşı bulduğumu düşünüyorum.

I think I've found a meteorite.

Bulduğumu henüz birine söylemedim.

I haven't told anybody yet what I found.

Bir şey bulduğumu sandığımı söyledim.

I said I think I found something.

Plajda ne bulduğumu tahmin et.

Guess what I found on the beach.

Ne bulduğumu asla tahmin edemezsin.

You'll never guess what I just found.

Ne bulduğumu henüz kimseye söylemedim.

- I haven't yet told anyone what I found.
- I haven't yet told anybody what I found.

Önemli bir şeyler bulduğumu fark ettim.

And I realized that I had found something important.

Ben sana sadece ne bulduğumu söylüyorum.

I'm just telling you what I found.

Bir iş bulduğumu sana söyledim mi?

Did I tell you I got a new job?

Buraya sana Tom'u bulduğumu söylemeye geldim.

I came here to tell you that I found Tom.

Bu numarayı neden işe yaramaz bulduğumu açıklayayım.

I would explain why I think this is a lousy trick.

Bunu nerede bulduğumu sana tam olarak göstereceğim.

I'll show you exactly where I found this.

Çevredekilere soracağım ve ne bulduğumu sana bildireceğim.

I'll ask around and let you know what I find out.

Ne bulduğumu sana söylemek için buraya geldim.

I came here to tell you what I found out.

Tom'a cüzdanını tam olarak nerede bulduğumu gösterdim.

I showed Tom exactly where I found his wallet.

- O işi nereden buldum bilmiyorum.
- O işi nasıl bulduğumu bilmiyorum.

I don't know how I got that job.