Translation of "Boykot" in English

boykot ediliyorlar.

boycotted.

- Facebook'u boykot et.
- Facebook'u boykot edin.

Boycott Facebook.

Seni boykot etmiyorum.

I'm not boycotting you.

Onları boykot edelim.

Let's boycott them.

Onları boykot etmek zorundayız.

We have to boycott them.

Sami'nin konuşması boykot edildi.

Sami's talk was boycotted.

İklim için okulu boykot ettim.

I school striked for the climate.

Onlar o ürünü boykot edecekler.

They will boycott that product.

Bu adil bir boykot değil.

This isn't a fair boycott.

Sen o ülkenin ürünlerini boykot ettin.

You boycotted merchandise from that country.

Boykot bir yıldan biraz fazla sürdü.

The boycott lasted a little more than a year.

Biz Batı Samoa'ya karşı bir boykot için hazırlanacağız.

We will prepare for a boycott against Western Samoa.

O, onu bir boykot düzenlemesi için ikna etmeye çalıştı.

She tried to persuade him to organize a boycott.