Translation of "Endişelenme" in Arabic

0.010 sec.

Examples of using "Endişelenme" in a sentence and their arabic translations:

Endişelenme. Sigortam var.

لا تقلق. أنا لدي تأمين.

Endişelenme. Polise söylemeyeceğim

لا تقلق. أنا لن أقول للشرطة.

Endişelenme. Ben seninle kalacağım.

لا تقلق. أنا سأبقى معك..

Endişelenme. Bunu ben yapacağım.

لا تقلق. أنا سأفعلها.

Endişelenme. Ambulans yakında burada olacak.

لا تقلق. سيارة الإسعاف ستكون هنا قريباً.

Bunun için endişelenme. Kendim gideceğim.

لا تقلق بشأن ذلك, أنا سأذهب بنفسي.

- Endişelenme.
- Üzülme.
- Merak etme.
- Takma kafana.

- لا تقلق.
- لا عليك.

- O konuda endişelenme.
- Onu dert etmeyin.

لا تقلق بشأن ذلك.

"Endişelenme," Dima kadını rahatlatmaya çalıştı. "Beni değil."

حاول ديما أن يسهل على المرأة: "لا تقلقي، إنه ليس لي".

- Önemsiz şeyler için endişelenme.
- Önemsiz şeyler için endişelenmeyin.

لا تقلق بشأن الأشياء الغير مهمة.