Translation of "Etmeyin" in Arabic

0.006 sec.

Examples of using "Etmeyin" in a sentence and their arabic translations:

Merak etmeyin!

- لا تقلق!
- لا تقلق بشأن ذلك!

Acele etmeyin.

- خذ وقتك.
- خذ وختك

Asla pes etmeyin.

‫لا تستسلم قط.‬

Asla pes etmeyin!

‫لا تستسلم!‬

Ona hakaret etmeyin.

لا تَسُبّهُ.

Hakkımızda endişe etmeyin.

- لا تقلق بشأننا.
- لا تقلق حيالنا.

Onu rahatsız etmeyin.

لا تزعجها.

Bana iftira etmeyin.

لا تقذفني.

Unutmayın, asla pes etmeyin!

‫تذكر، لا تستسلم قط!  ‬

Ama asla pes etmeyin.

‫ولكن لا تيأس قط.‬

Acele etmeyin. Acele yok.

خذ وقتك ، لست في عجلة من أمري.

Benim hakkımda endişe etmeyin.

- لا تقلق عليّ.
- لا تقلق علي

Herhangi birisine ateş etmeyin.

لا تطرد أحدا.

Lütfen bana teşekkür etmeyin.

لا تشكرني من فضلك.

Merak etmeyin hâlâ faaliyet gösteriyoruz.

وستسرون لمعرفة أننا مازلنا نعمل.

Asla pes etmeyin, neredeyse geldik.

‫لذا لا تستسلم، كدنا نصل.‬

Videonun devamında var merak etmeyin

لا تقلق بشأن الفيديو

Amacınızı biliyoruz ama merak etmeyin

نعرف هدفك ولكن لا تقلق

Merak etmeyin geçmişe takılıp kalmayacağız

لا تقلق لن نعلق في الماضي

Merak etmeyin. O, Almanca anlamıyor.

لا تقلق. إنهُ لا يفهم الألمانية.

Merak etmeyin. O Almanca anlamıyor.

لا تقلق. إنها لا تفهم الألمانية.

Dünyayı olduğu gibi kabul etmeyin.

لا تقبل بالعالم كما هو.

Gücünüzün yetmediği şeyler için şikâyet etmeyin.

لذا لا تشتكي عن أمور لست قادراً على القيام بها،

Böyle bir şey için endişe etmeyin.

لا تقلق بشأن أمر كهذا.

Merak etmeyin. O ne yaptığını biliyor.

لا تقلق. إنهُ يعرف ما يفعلهُ.

Merak etmeyin, saçınızı kesmek acı vermez.

لا تقلق, قص شعرك لا يؤلم.

- O konuda endişelenme.
- Onu dert etmeyin.

لا تقلق بشأن ذلك.

Görevimizi tamamlamaya çok yaklaştık. Şimdi pes etmeyin.

‫اقتربنا من الانتهاء من مهمتنا.‬ ‫لذا لا تستسلم الآن.‬

Görevimizi bırakamayacak kadar ilerledik. Asla pes etmeyin!

‫لا يمكننا التخلي عن مهمتنا الآن‬ ‫بعد أن قطعنا شوطاً طويلاً.‬ ‫لذا، لا تستسلم قط!‬

Ama merak etmeyin kimsenin umurunda bile değilsiniz

ولكن لا تقلق ، لا أحد يهتم

Merak etmeyin, ben sizin için tercüme edeceğim.

لا تقلق، سأترجم لك ذلك.

Eğitimden bu kadar korkmayın. Merak etmeyin okumuşların şerri olmaz!

لا تخف من التعليم. لا تقلق ، لن تكون القراءة سيئة!

Muhtemelen çölde bunu yapmak akıllıcadır. Birinci öncelik: Suyunuzu ihmal etmeyin.

‫قرار حكيم في الصحراء. ‬ ‫الأولوية الأولى هي الحفاظ على ترطيب جسمك.‬

Ama merak etmeyin bu türlerle zaten karşılaşma ihtimalimiz çok düşük

لكن لا تقلق ، من غير المحتمل أن نواجه هذه الأنواع على أي حال

Bunada çok aldırış etmeyin boşverin ya doğru söylemek her zaman daha iyidir

لا تمانع في ذلك كثيرًا ، لا تهتم أو من الأفضل أن تقول ذلك بشكل صحيح

- Acele etmeyin, zamanımız var.
- Zamanımız var, acele etmeye gerek yok.
- Zamanımız var, telâşa gerek yok.

لدينا وقت، لا داعي للعجلة.