Translation of "Gideceğim" in Arabic

0.009 sec.

Examples of using "Gideceğim" in a sentence and their arabic translations:

Gideceğim.

سوف أذهب.

- Gideceğim.
- Gidiyorum.

- أنا ذاهب.
- سأذهب الآن.
- سوف أذهب.

Okula gideceğim.

سأذهب إلى المدرسة.

Atina'ya gideceğim.

سأذهب إلى أثينا.

Sahile gideceğim.

سأذهب إلی الشاطئ.

Plâja gideceğim.

ساذهب إلى الشاطئ.

Son nefesimle gideceğim.

سأغادر عندما ألفظ آخر نفس لي.

Yarın Amerika'ya gideceğim.

- سأذهب إلى أمريكا غداً.
- سأغادر إلى أمريكا في الغد.

Ben toplantıya gideceğim.

سأذهب إلى الإجتماع.

Bugün oraya gideceğim.

سأذهب إلى هناك اليوم.

Yarın Tokyo'ya gideceğim.

سأذهب إلى طوكيو غدا.

Tek başıma gideceğim.

سأذهبُ منفردًا

Seksen bir iline gideceğim.'' Nasıl gideceğim? Para lazım.

كيف سأذهب؟ يلزمني المال.

Ben duş almaya gideceğim.

سأذهب وآخذ حمّاما.

Yağmur yağsa bile oraya gideceğim.

سأذهب إلى هناك حتى و لو أمطرت.

Bunun için endişelenme. Kendim gideceğim.

لا تقلق بشأن ذلك, أنا سأذهب بنفسي.

Arabayla bir Japon restoranına gideceğim.

سأذهب إلى مطعم ياباني.

Öğle yemeğinden sonra alışverişe gideceğim.

سوف اذهب للتسوق بعد الغداء.

Ya Şırnak'a gideceğim Cumhuriyet Savcısı olacağım

إما سأذهب إلى شرناق وأصبح المدعي العام

Yağmur yağsa bile, yarın yüzmeye gideceğim.

حتى و لو أمطرت، سأذهب للسباحة غدا.

Ben resim eğitimi almak için Fransa'ya gideceğim.

سأذهب إلى فرنسا لأدرس الرسم.

Gelecek yıl Mainz'e ve sonra Köln'e gideceğim.

- أنا ذاهب إلى ماينتس ثُم إلى كولونيا العام القادم.
- أنا ذاهبة إلى ماينتس ثُم إلى كولونيا العام القادم.

O gelse de gelmese de, ben gideceğim.

سأذهب بغض النظر عن مجيئه.

Gelecek hafta Boston'a gideceğim fakat bunu dört gözle beklemiyorum.

أنا سوف أذهب إلى بوستن الإسبوع القادم, ولكن أنا حقاً لا أتتطلع لهذا.

Ben de eve gideceğim ve yeni bir çöp kutusu alacağım.

وسأذهبُ للمنزل وأشتري سلة مهملات جديدة.

Sonra dedim ki; bu küçük yerde bana bir hayat yok, ben İstanbul'a gideceğim.

ثم قلت، ليست لدي حياة في هذا المكان الصغير، سأذهب إلى إسطنبول.