Translation of "çıkmış" in Arabic

0.005 sec.

Examples of using "çıkmış" in a sentence and their arabic translations:

Zifiri karanlıkta ava çıkmış.

‫يعمل في ظل هذا الظلام الدامس.‬

Yuvasından çıkmış, ormanın kenarında dolaşıyordu.

‫كانت خارج الوكر،‬ ‫تتحرّك بالقرب من حافة الغابة.‬

Virüs nereden ortaya çıkmış bir bakalım

دعونا نرى من أين أتى الفيروس

1 milyar doların üzerine çıkmış üstelik.

لقد تجاوزت مليار دولار.

Adam da ''Tamam.'' demiş, dışarıya çıkmış.

قال الرجل "حسنًا." وخرج.

Bir erkek puma. O da ava çıkmış.

‫ثمة أسد أمريكي آخر يصطاد.‬

Bakın savaştan çıkmış, bir soluklanması gerekiyor, değil mi?

انظروا انتهت الحرب حديثاً، عليه الاستراحة الآن، أليس كذلك؟

O kontrolden çıkmış koşabildi ve çevreyi kontrol edebildi.

‫كان بإمكانه التمادي في فعلته‬ ‫والسيطرة على المحيط،‬

Burdan çıkmış efendim sürekli batıya gitmiş dönmüş gelmiş

من هنا يا سيدي ، ذهب إلى الغرب طوال الوقت ، عاد

Bir dişi aslan, 13 aslandan oluşan sürüsüyle ava çıkmış.

‫لبؤة وجماعتها المكونة من 13 فردًا‬ ‫قد خرجت للصيد.‬

Anadoludan İstanbul'a tayini çıkmış ve maaşı İstanbul'da yaşamak için yetmiyor malesef

لسوء الحظ ، تم تعيينه من اسطنبول إلى الأناضول ولا يكفي راتبه للعيش في اسطنبول.