Translation of "Piel y" in Turkish

0.142 sec.

Examples of using "Piel y" in a sentence and their turkish translations:

Ella es piel y hueso.

- Onun kemikleri sayılıyor.
- O bir deri bir kemik.

Los vientos fríos congelaron mi piel y perforaron mi alma.

Soğuk rüzgarlar cildimi dondurdu ve ruhumu oydu.

Ella es tan flaca que solo tiene piel y huesos.

Çok zayıf, bir deri bir kemik kalmış.

Los ojos cubiertos de piel y de pelaje la dejan ciega.

Deri ve tüy kaplı gözleri bu köstebeği tamamen kör bırakmıştır.

Pero le quedó algo de veneno bajo la piel y reaccionó, picándole una y otra vez.

ama zehrin birazı derisinin altında kaldı, aynı acıyı defalarca yaşadı.