Translation of "Legado" in Turkish

0.005 sec.

Examples of using "Legado" in a sentence and their turkish translations:

El segundo legado fue psicológico.

İkinci hediye psikolojikti.

Piensen en dejarles un legado de justicia.

bir adalet mirası bırakmayı düşünmeliyiz.

Es un legado que ellos no solo pueden imitar,

Bu onların sadece örnek alabileceği değil,

Estamos agradecidos por el legado musical que él dejó.

Biz onun geride bıraktığı müzik için minnettarız.

Es nuestro deber dejarles un legado de esperanza y oportunidades.

Onlar için ama aynı zamanda onlarla birlikte

Piensa en lo que cambia tu vida si tienes ese legado

şimdi bir düşünsenize size böyle bir miras kalsa hayatınızda neler değişir

Por "nuestro" legado, me refiero al de todas las personas del mundo.

Tabii miras derken her yerdeki insanları kastediyorum.

Es que era una manera de honrar el legado de mis padres.

en önemli sebebi, ebeveynlerimin mirasını onore etmekti.

- Un patrimonio cultural es transmitido a la posteridad.
- Un patrimonio cultural es legado a la posteridad.

Kültürel miras gelecek nesillere aktarılır.