Translation of "Lazo" in Turkish

0.002 sec.

Examples of using "Lazo" in a sentence and their turkish translations:

Un lazo entre mi pasado,

Geçmişimle,

¿Puede usted hacer un lazo?

Bir papyon bağlayabilir misin?

Jane llevaba un lazo amarillo en el pelo.

Jane'in saçında sarı bir kurdela vardı.

Este lazo va muy bien con tu camisa.

Bu kravat gömleğinle çok iyi gider.

La chica llevaba en el pelo un lazo amarillo.

Kız saçına sarı bir kurdele takıyordu.

- Un zorro cayó en el lazo.
- Un zorro cayó en la trampa.

Kapanda bir tilki yakalandı.

La vida no está atada con un lazo y sin embargo es un regalo.

Hayat bir yayla bağlı değildir ama o hâlâ bir hediyedir.

- He olvidado cómo ponerme la pajarita.
- He olvidado cómo hacer el lazo de la pajarita.

Bir papyonu nasıl bağlayacağımı unuttum.