Examples of using "Regalo" in a sentence and their turkish translations:
O bir hediyeydi.
Ne harika bir hediye.
Sana bir hediyem var.
- Hediyen için çok teşekkürler.
- Hediyeniz için çok teşekkürler.
Bu hediyeyi kabul edemem.
Bu sizin için bir hediye.
aslında bir hediye olduğu ortaya çıktı
Bu sadece bir armağandı.
- O bana bir hediye gönderdi.
- O bana bir hediye yolladı.
- Bana bir hediye göndermiş.
Bugün hediyeni gönderdim!
O, benim hediyemi kabul etti.
Benim hediyem daha iyidir!
Sana bir hediye aldım.
Bir hediyeyi hak ediyorsun.
Sana bir hediye vereceğim.
Tom hediyemi kabul etti.
Hediye için teşekkür ederim.
O onun hediyesini kabul etti.
Sana bir hediye getirdim.
Bu bir hediye değil.
Ben ısmarlıyorum.
O, onun hediyesini kabul etti.
Bu hediye sizin için.
Onu benim için paketler misin? O bir hediye.
- Tom Mary için bir hediye aldı.
- Tom Mary'ye bir hediye aldı.
- Tom, Mary için bir hediye aldı.
Onların her biri bir hediye aldı.
- O, hediye için bana teşekkür etti.
- Hediye için bana teşekkür etti.
Tom hediyeni kabul edemez.
Tom Mary'ye bir hediye aldı.
Ben hediyeni kabul edemem.
Onu hediye paketi yapar mısınız?
Hediye paketi yapabilir misiniz?
O bana bir hediye verdi.
O bize bir hediye verdi.
O ona güzel bir hediye verdi.
O, onun Noel hediyesi.
Onun hediyesini sabırsızlıkla bekliyorum.
Harika hediye için teşekkürler.
Doğum günü hediyemi aldım.
Bu benim için bir hediye mi?
Tom bana bir hediye gönderdi.
Senin için küçük bir hediyem var.
O, bana bir hediye verdi.
Bir hediyeyi özenli biçimde seç.
Bu güzel hediye için sana teşekkür ederim.
Tom bana bir hediye verdi.
Ben senin için bir hediye getirdim.
Bu armağan bizden.
- Hayat hediyedir.
- Hayat bir lütuf.
Henüz hediyeyi açmayın.
Benim için bir hediyem var.
- Bu hediyeyi kabul edemem.
- Bu armağanı kabul edemem.
Ann bu hediyeyi bana verdi.
O sizin için bir hediye.
O ona bir hediye verdi.
1000 dolarlık hediyeleri daha başlangıç.
Tom Mary için bir hediye aldı.
Annem için bir hediye arıyorum.
- Tom Mary için bir hediye getirdi.
- Tom, Mary'ye bir hediye getirdi.
Her çocuğa bir hediye verildi.
Bunu hediye paketi yapar mısın, lütfen?
Hediyeyi kağıda sardı.
Onların her birine bir hediye aldım.
Tom Mary için bir hediye aldı.
Hediye olarak bir Playstation Vita aldım.
- Amcam ona bir hediye verdi.
- Dayım ona bir hediye verdi.
- Amcam bana bir hediye verdi.
- Dayım bana bir hediye verdi.
- Dayım ona bir hediye verdi.
Arkadaşım için bir hediye arıyorum.
Tom için bir hediye satın almak istiyorum.
Bu sizin için bir hediye.
Onlar bir hediye seçmeme izin verdiler.
Bunu Tom için bir hediye olarak aldım.
Bu, Mary için bir hediye.
Sana bir hediye almadım.
- Bu hediye arkadaşım için.
- Bu hediyeler dostum için.
Yaşam bir armağandır. Onu kabul et.
- Ne zaman ve nerede hediyeyi aldın?
- Hediyeyi ne zaman ve nerede aldın?
Bu hediye Laura'nın mı?
O, bana harika bir hediye verdi.
O bana hoş bir hediye verdi.
Onun kız kardeşinden bir hediye kabul ettim.
O, ona bir hediye vermezdi.
O, hediyeden memnundu.
Bir hediye getirmek gereksiz.