Translation of "Ganancia" in Turkish

Su pérdida supone nuestra ganancia.

Onların kaybı bizim kazancımızdır.

Compartimos la ganancia entre todos nosotros.

Kazancı hepimizin arasında paylaştık.

Podríamos obtener una ganancia potencial de USD 4 billones.

4 trilyon dolarlık bir değer ortaya çıkarmış oluruz.

Una pequeña ganancia es mejor que una gran pérdida.

- Küçük bir kazanç, büyük bir kayıptan daha iyidir.
- Zararın neresinden dönersek kârdır.

Y con "por qué" no me refiero a "obtener una ganancia".

Ve "neden" ile demek istediğim "kâr yapmak" değil.

Está probado científicamente que algo sienten. [en inglés] ¿Cuál es la ganancia?

Hissedebildikleri bilimsel olarak kanıtlandı. Kâr getiriyor mu peki?

En el mejor de los casos sólo podemos esperar una ganancia pequeña.

En iyi ihtimalle sadece küçük bir kar için umut edebiliriz.

La mayor amenaza que enfrentan es la ambición humana y la promesa de una gran ganancia.

Tüm gergedanlar için en büyük tehdit insanlığın açgözlülüğü ve büyük bir kâr vaadi.