Examples of using "Firme" in a sentence and their turkish translations:
Alt tarafı imzalayın lütfen.
İpi sıkı çekin.
Merdiveni sıkı tutun.
Kibar ama sıkı olun.
Denizciler karayı gördü.
Bu köprü sağlam görünüyor.
Sadece bunu imzalamanı istiyorum.
Lütfen burayı imzalayın.
Bu ip çok sert.
- Bu tablo, sabit değildir.
- Bu masa sallanıyor.
- Bu masa dengede durmuyor.
Kağıdın sonunda isminizi imzalayın.
soru ne olursa olsun, sabit fikirli,
Burayı imzala.
fakat sıkı durun bunun asıl ilginç tarafı
Benim sabit fikirli olduğum şey ise
Onun Allah'a inancı çok sağlam.
Bu sandalyeyi al. O sağlam.
Pazartesiye kadar bir firmanın fiyat teklifine ihtiyacımız var.
Bu sırada, Roma gözcü birlikleri hala hatlarını koruyorlar.
Düğme mercan bu gecelik geri adım atmadı.
Halatı sıkıca tutun.
Anlaşmanın bu sonbaharda imzalanması bekleniyor.
Burayı imzalayın, lütfen.
Bunu imzala.
İlk kez, onunla pek sıkı değildi.
Yaklaşık olarak dünya yüzeyinin üçte biri topraktır.
ya da sürünerek karaya çıkan bir balık hayal ederiz.