Translation of "Fianza" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "Fianza" in a sentence and their turkish translations:

Y ese precio se llama fianza.

Bu bedele kefalet deniyor.

Tomás no puede pagar la fianza.

Tom'un kefalete gücü yetmez.

Pero cuando el fondo paga la fianza,

Ancak fon kefaletlerini ödediğinde

Quienes están encarcelados bajo fianza, ahora mismo,

kefalet esaretiyle hapis yatan o insanlar

Pero $ 1 millón se libera bajo fianza

Fakat 1 milyon dolar kefaletle serbest kalıyor

Están allí por no poder pagar la fianza.

kefalet ödeyemedikleri için oradalar.

Donde un juez estableció USD 500 de fianza.

bir hakim 500 dolar kefalet belirledi.

Además, si te mantienen en la cárcel bajo fianza,

Dahası, eğer kefaletle hapiste tutuluyorsanız

Una fianza cada vez, por el tiempo que demore,

ne kadar sürerse, her seferinde bir kefalet

Y el Bronx Freedom Fund intervino y pagó su fianza.

Bronx Özgürlük Fonu müdahele etti ve kefaletini ödedi.

La focalización de las comunidades negras con prácticas depredadoras como la fianza.

kefalet gibi düşmanca uygulamalarına izin vermiş olacağız.

La fianza se creó en realidad como una forma de liberación condicional.

Kefalet aslında bir çeşit şartlı tahliye olarak yaratılmıştı.

Y si eres negro o latino y han establecido una fianza en efectivo,

Siyahi veya Latinseniz ve kefalet belirlendiyse

La fianza nunca tuvo la intención de mantener a las personas en la cárcel.

Hiçbir zaman insanları hapiste tutmak için tasarlanmadı.

Sabíamos que el dinero de la fianza regresa al final de un caso criminal,

Kefalet parasının bir ceza davası sonunda geldiğini biliyorduk,

Cada sitio de proyecto de fianza contará con un equipo de disruptores de fianzas.

Her bölge, kefalet karşıtlarından oluşan bir ekiple donatılacak.