Examples of using "Dudó" in a sentence and their turkish translations:
Tom tereddüt etti.
O cevap vermeden önce duraksadı.
Tom bir an için çekindi.
Tom hiç tereddüt etmedi.
Avukat onun masumiyetinden şüphe etti.
O, paranın kendi payına düşenini almakta tereddüt etmedi
O, eşine gerçeği anlatmakta tereddüt etmedi.
O, Ben'in suçla ilgisi olduğundan şüphelenmedi.