Translation of "Acompañará" in Turkish

0.006 sec.

Examples of using "Acompañará" in a sentence and their turkish translations:

Ella me acompañará en el piano.

O, bana piyanoda eşlik edecek.

El botones le acompañará a su habitación.

Belboy sana odanı gösterecek.

Pero ¿quién acompañará al felino feroz en nuestra alineación final?

ama bu vahşi kediden sonra diğer finalistimiz kim olacak?

Tom no sabe si Mary lo acompañará mañana o no.

Tom Mary'nin yarın onunla birlikte gidip gitmeyeceğini bilmiyor.

En tanto que el espíritu humano prospere en este planeta, la música en alguna forma viviente se lo acompañará y sostenerá, dándole significado expresivo.

İnsan ruhu yeryüzünde bulunduğu müddetçe; müzik, canlı bir varlık gibi ona eş ve destek olup büyük anlam katacak.