Examples of using "члены" in a sentence and their turkish translations:
Kabinenin her üyesi mevcuttu.
Aile, akşam yemeğini birlikte yedi.
Başka ailen var mı?
Komitenin bütün üyeleri birbirlerinden nefret ediyorlar.
O kabilenin üyeleri nehir boyunca yerleşti.
Aile üyelerinin birbirlerine yardım etmesi doğaldır.
Tom ve Mary, Galaktik Konsey üyesidirler.
Bütün üyelerin bu kurallara uyması gerekiyor.
Bu liste, grubun geçmiş üyelerini içerir.
Kulüp üyeleri toplantı salonunda toplandı.
Kulübün bütün üyeleri benimle anlaştılar.
Kendi çete üyeleri tarafından öldürüldü.
Birleşmiş Milletler'in tüm üye devletleri bunların
kazılar yaptırır, kitaplar yayınlar. Kurumun üyeleri ise
Bir veri yapısının tüm bileşenleri varsayılan olarak herkese açıktır.
Fakat burada kulüp üyeleri ve düğün partisine katılanlar
Bu göçebe kabilelerin üyeleri yetenekli okçu ve biniciydiler; rüzgar gibi hızla saldırıp kaçabiliyorlardı.
Yalnızca kulüp üyeleri bu odayı kullanma hakkına sahiptir.