Examples of using "умрет" in a sentence and their turkish translations:
acaba Trump ölecek miydi?
yoksa ölecek mi?
O, öleceğinden korkuyor.
Ölecek mi? Yoksa yine başkan mı olacak?
Virüsten ölmeyen açlıktan ölecek bu gidişle. Bilinçli insanlar olarak evdeyiz.
Onun kocası ölmek üzere.
Sonuncusu ölene kadar güvende değilsiniz.