Examples of using "украсть" in a sentence and their turkish translations:
Bir hırsızdan çalmak zordur.
kişisel verilerinizi çalabilir
Bir hırsızdan çalmak suç değildir.
size bir kopuz çalmak istiyordum
Tom Mary'nin parasını çalmaya çalıştı.
Bisikletimi kimin çalmış olabileceğine dair bir fikrin var mı?
Saatini çalan çocugu yakaladı.
- Birkaç dakikanızı alabilir miyim?
- Sizi birkaç dakikalığına çalsam olur mu?
Stres, östrojenlerinizi kelimenin tam anlamıyla çalabilir,
Açlık çocuğu yazar kasadan para çalmak için zorladı.
- Eğer kendi fikriniz yoksa, başkalarınkini çalabilirsiniz.
- Aklına gelen bir şey yoksa, millet ne düşünüyor ona bir bak.
Tom Mary'nin kolyesini çalmış olabilecek tek kişidir.
Mary'nin parasını çalmış olabilecek tek kişi Tom'dur.
O bir kolyeyi çalmaya çalışırken suçüstü yakalandı.
Orada bırakırsan fotoğraf makinen çalınabilir.
Tom'un arabasını kimin çalmak isteyeceği konusunda herhangi bir fikrin var mı?
Dünya'nın dört bir yanında, vahşi hayvanlar yemek çalmak konusunda daha çok hüner göstermeye başlıyor.
Bir çocuğu onun saatini çalarken yakaladı.