Examples of using "случая" in a sentence and their turkish translations:
Ben bunu özel bir durum için saklıyorum.
Tom bir kaza tanığıydı.
Mutluluğumuz koşulların keyfine kalmış olacaktır.
Bu dava için üstelik ha
Kazada yaralanan on beş kişi vardı.
Kaza sonucu sağır oldu.
Tom bir kazada öldü.
Her ay iki cinayet vakası vardı.
Kaza yüzünden kör oldu.
O, bir kazada hayatını kaybetti.
Kazadan kurtulduğum için şanslıyım.
Tom kazada yaralandı.
Bunun üstüne, uzun bir süre gülümsedim.
Kazanın nedeni henüz belli değil.
Kazada görme duyusunu kaybetti.
Kendimi ona tanıtmak için bir fırsatım olmadı.
ve konuklar arasındaki etkileşimin nasıl işleyeceğini şansa bırakır.
soruşturma kazara ölümden cinayete dönmüştü.
Kazanın sebepleri hakkında yakın analiz yapmalıyız.
Bu şarap şişesini özel bir durum için saklıyorum.
Kazadan sonra, hayatta olduğu için mutlu.
Onu zaman zaman görüyoruz.
Tom asla Boston'a gitme şansını kaçırmaz.
Tom'un karısı olaydan sonra boşanma davası açtı.
İtalyan yemeği yeme fırsatını asla kaçırmam.
Duruma bağlı olarak; bazen öyledir, bazen değildir.
- O zaman dikkatli olsaydı, korkunç kaza olmazdı.
- O, o zaman dikkatli olsaydı, korkunç kaza olmazdı.
Tabi bu olaydan sonra hastane sayımızın yetersiz olduğu görülünce
Tom her şeyi şansa bıraktı.
Olaydan sonra, o asla tekrar içmedi.
Bunun üstüne, iki hafta üç gün evde kaldım.
O, farların parlamasıyla kör oldu ve kazadan kaçınamadı.
O, her şeyi şansa bıraktı.
Tom dün kazada yaralandı mı?
Kazamdan beri kolum beni rahatsız ediyor.
Tom kaza günü olan herhangi bir şeyi hatırlayamadığını söylüyor.
Tom sıra dışı bir kazada öldü.
Benim özel bir gün için tasarruf ettiğim çok iyi bir şişe şarabım var.
Böyle bir davranış bir kazaya neden olabilir.
Bazen onlarla görüşürüz.
Bu durumda bu kuralı uygulayabilir miyiz?
İki adam rekabet kazasından sonra Taiwan'da kollarını koparttılar.
Bu rapora göre, Tom kazaya sebep olan kişiydi.