Examples of using "разногласия" in a sentence and their turkish translations:
Yakında tartışmayı çözün.
anlamamızı sağladı.
John ve ben sorunlarımızı hallettik.
Aramızda kalsın, onun patronuyla başı belada.
Çelişkiler var.
olan Mareşal Murat'la yakın çalışmak zorunda kaldı