Examples of using "радикальной" in a sentence and their turkish translations:
... takmadı ta ki erdoğan radikal bir grubun üyesi olduğu
Mary her zaman sol eğilimli olmuştur, ama o Sol Parti için mecliste bir koltuğa sahip olduğundan beri, o, radikal kapitalizm eleştirisi ile bir medya yıldızı oldu.