Examples of using "занять" in a sentence and their turkish translations:
Benim için bir koltuk ayırabilir misin?
Biraz para ödünç almak zorundayım.
Biraz para ödünç almam gerekiyor.
İnşaat aylar sürebilir.
Bu zaman alabilir.
- Süreç yıllar alabilir.
- Süreç yıllar sürebilir.
Tom biraz para ödünç almak istedi.
Tom'un yerini kim alabilir?
Bu bir süre alabilir.
Üç yüz dolar ödünç almam gerekiyor.
Tom ne kadar ödünç para almalı?
Bu birkaç dakika sürebilir.
Benim iyi bir koltuğum var.
Biraz borç almalıyım.
Tom benim yerime geçmeye gidiyor.
Senden biraz para ödünç almam gerekiyor.
Başka birinin bu yeri almasına izin vermeyin.
En fazla biraz daha uzun sürer.
Planlandığı gibi, üç aylık bir süre zarfında...
Bu çok fazla zaman almamalı.
O sadece birkaç dakika sürmeli.
Bu biraz zaman alabilir.
Tom'un yerime geçmesini istedim.
- Tom'u değiştirmeye çalışmıyorum.
- Tom'un yerine geçmeye çalışmıyorum.
Tom ne kadar para ödünç istiyor ?
Bak, Tom, biraz ödünç para alabilir miyim?
Bu çok uzun süre sürmemeli.
Yaklaşık üç yüz dolar ödünç almak istiyorum.
İyi bir yer alabilmek için Tom erken geldi.
Bu 30 dakikadan fazla sürmemeli.
Bu çok uzun sürmemeli.
O birkaç dakikadan daha fazla sürmemeli.
O zaman neden yerime geçmeye çalışıyorsun?
Sizden biraz para ödünç alabilir miyim?
Tom'u bulmak uzun zaman almamalı.
Tom biraz borç para alması gerektiğini söyledi.
İyi bir koltuk istiyorsan, oraya erken gitmelisin.
Yaklaşık üç yüz bin dolar ödünç almak istiyorum.
O beklediğimizden daha çok zaman alacak.
Tom'un yerini alamayacağımı biliyorum.
Ödünç alabileceğim bir tişörtün var mı?
Anneme biraz ilaç satın almak için biraz para ödünç almam gerekiyor.
Tom bana onun bir süre alabileceğini söyledi.
İyi koltuklar edinebilmemiz için tiyatroya erken gidelim.
Bunu yapmam uzun süremi almamalı.
Tiyatroya erken gittik bu yüzden iyi koltuklar alabildik.
Tom ihtiyacı olan parayı başka birinden ödünç almış olabilir.
İyi bir koltuk almak için tiyatroya erken gittim.
Tom için biraz ilaç satın alabilmem için biraz para ödünç almam gerekiyor.
Biraz ödünç para almaya çalışarak tüm kasabayı koştum.
Babamın parası kalmadı ve biraz ödünç almak zorunda kaldı.
ve anne karnındaki gibi cenin pozisyonu almalıyız
O biraz zaman alabilir.
Bu saatler sürebilir.
Tom kirasını ödemek için Mary'den ödünç para almak zorundaydı.
Ancak 12, hatta 14 güne kadar da sürebilir.
30 dolar borç alabilir miyim?
Ama devasa çöl arazisinde bir akrep aramak çok uzun sürebilir.
Tom bize yardım etmeseydi daha uzun sürebilirdi.
İşyerlerinin, Project '87'den faydalanabileceği üç nokta var:
Sana hiç ödünç para veremem.
Ben kendim hiç sahip olmadığım için sana ödünç para veremiyorum.
Tom emekli olduktan sonra onun yerine geçme planlarımız yok.
Sana buraya daha erken gelmemiz gerektiğini söyledim. Şimdi oturmak için hiç yer kalmadı.
Vakit geçirmek için kart oynadık.
Pencerenin yanında bir masa alabilir miyiz?
Bu iş birkaç saatten daha fazla almamalı.
Bana biraz borç para verebilir misin?