Examples of using "вошло" in a sentence and their turkish translations:
Bu bir alışkanlık haline geldi.
Sadece alışkanlık edinme.
Bunu bir alışkanlık haline getirmemeye çalış.
Putin'in Erdoğan için söylediği "krepkiy mujik" sözü Türk-Rus tarihine geçti.
Son yıllarda dağ bisikleti yarışları Japon gençleri arasında moda oldu.
Ona cebir ev ödevini açıklamaya çalıştım ama o bir kulağından girdi diğerinden geri çıktı.