Examples of using "Беспокойства" in a sentence and their turkish translations:
Endişe için bir neden yok.
Endişe için bir sebep yok.
- Başını belaya sokmaya değmez.
- Başını ağrıtmaya değmez.
- Sorun etmeye değmez.
Şimdiden yeterince sıkıntıya neden oldum.
Yeterince derdin var.
- Tom endişeli hastaydı.
- Tom meraktan ölüyordu.
Tom'un endişelenmek için iyi nedeni vardı.
Zaten endişelenecek yeterince şeyimiz var.
Annesi onun hakkında çok endişeli.
Neredeydin? Çok endişelendim.
Onun korkusu neredeyse onu çılgına çevirdi.
Alarm için bir neden yok.
Tom Mary hakkında çok endişeli.
Neden endişeli olduğunu anlıyorum.
Sana dert açmak istemiyorum.