Examples of using "Revista" in a sentence and their turkish translations:
Tom'a dergiyi göster.
Bir dergiye abone misiniz?
Haftalık bir dergi satın aldım.
Bu dergi iyi satıyor.
Onu bir dergide okudum.
Tom dergiyi aldı.
Bana o dergiyi ver, lütfen.
Dergiye abone olmaya karar verdim.
O hep bir dergi okur.
O, bu ayın dergisi.
Bu dergiyi okumak ister misiniz?
Tom bir dergi okuyor.
Bu dergiyi atma.
Bu dergiyi kaç tane abonesi var?
Japonca derginiz var mı?
- Bu son ayın dergisidir.
- Bu, geçen ayın dergisidir.
Bu dergi gençlere yöneliktir.
Annem bir dergi okuyor.
Odamda bir dergi var.
Yeni dergiyi çok ilginç buldum.
Senin gözde dergin nedir?
Tom Time dergisinin kapağında göründü.
O, dergisini masaya koydu.
Bana bir Time dergisi getirebilir misin?
Ben zaman öldürmek için bir dergi okudum.
Dergiyi niçin okumadın?
Artık çizgi romanlar okumuyorum.
Bu bir gazete mi yoksa bir dergi mi?
Uçakta okumak için bir dergi aldım.
Tom verandada oturuyordu, bir dergi okuyordu.
Tom kanepede oturuyor, bir dergi okuyor.
Ben son zamanlarda herhangi bir kitap veya dergi okumadım.
Bu dergiyi atma. Ben henüz okumadım.
İşte, uçakta okuman için bir dergi.
Bana ödünç verdiğin dergi çok ilgi çekici.
Tom bir dergiyi aldı ve onun sayfalarına göz atmaya başladı.
Ben "La Ondo de Esperanto" dergisini okumaktan hoşlanıyorum.
Bu, sana bahsettiğim dergi.
Bu çizgi romanı onun kız kardeşinden ödünç aldım.
Bu dergide Juliana giyme tarzından bahsediyor.
Tom bir kanepede oturdu, bir derginin sayfalarına göz attı.
Dergi gezegendeki en iğrenç böcekleri araştırıyor.