Examples of using "Relativamente" in a sentence and their turkish translations:
Nispeten erken.
O nispeten hızlı bir şekilde konuştu.
Bunu yapmak nispeten kolay.
Bilgisayar nispeten yeni bir buluş.
Bu yer nispeten kirlilikten arınmış görünüyor.
Bölge maden kaynakları açısından oldukça zengindir.
Uzaydan bakıldığında, dünya nispeten küçük görünüyor.
- Bu otel bu şehir için görece pahalı.
- Bu otel bu şehre göre nispeten pahalı.
Bu yer görece düşük kirlilik düzeyine sahip gibi görünüyor.