Examples of using "Lugar" in a sentence and their turkish translations:
Ne muhteşem bir yer!
şu anda bulunan 3. sü, 2. sinin üzerine yapıldı
Onun hepsi bu yerde başladı.
Bu yer harika.
Biz bu yeri seviyoruz.
Burası tuhaf.
Ne güzel bir yer!
O yeri seviyorum.
Bu yere bak.
Burası benim yerim.
Bu yeri özleyeceğim.
Bu yer çok kirli.
Bu yer gerçekten güzel.
Bu yerden bıktım.
Yerimiz var.
Bu yer gerçekten gürültülü.
Bir yere gitmek ister misin?
O yer nerede
yerin adı ise
- Koltuğunuza geri dönün.
- Koltuğuna geri dön.
Olduğu yerde saymak.
Bu yer kutsaldır.
Bu yer nedir?
O kasvetli bir yerdir.
O mekândan uzak dur.
Burası güzel.
Bu yer boş mu?
Ben doğru yerde miyim?
Bu yeri kim inşa etti?
Bu yer harika.
Bu yer çok büyük.
Benimle yer değiştir.
Bu yer çok güzel.
O koltuk alındı.
Bu yer sıkıcıdır.
Bu yerden her zaman nefret ettim.
Bu yeri seviyorum.
Ben buraya aitim.
Koltuğumdan çekil.
Doğru yeri bulduk.
- Sonuncu oldum.
- Sonuncu geldim.
- Bu yerden nefret ediyorum.
- Bu yerden nefret ediyorum!
Bu yer inanılmaz.
Bu yer inanılmaz.
O güzel bir yerdi.
Her şey yerinde.
Başka bir yere bak.
Herhangi bir yer işe yarar.
Bu yeri severdim.
Evde misin?
Koltukları değiştirmek ister misiniz?
Bu mekan benim.
Burası korkutucu bir mekan.
Tezgahta yer var mı?
Seninle koltukları değiştirmeme izin ver.
Hiçbir yer güvenli değildir.
Bu yerden çıkalım.
Güzel yer, ha?
Bu yer çirkin.
Bu yeri seviyorum!
Koltukları değiştirelim.
Hiçbir yere gitmeyeceğim.
İstediğiniz yere gidebilirsiniz.
Her yerde saklanabilirim.
Her yerde uyuyabilirim.
Bu mekan herkese açıktır.
Serin ve kuru bir yerde saklayınız.
Bu yerin gizemli bir atmosferi var.
Tom park edecek bir yer buldu.
Yerine dön.
Bir yere gidiyor musun?
Onu serin bir yerde tut.
O, senin yerine gidecek.
Lütfen benim yerimi ayırın.
Başka bir yer aramanı öneriririm.
Burası korkutucu bir mekan.
Burası benim yerim.
Bu güvenli bir yer değil.
Sana bir yer ayıracağız.
Başka bir yerde yemek yiyelim.
Burası çok değişmedi.
Bu iyi bir yer.
Bu harika bir yer.
Tom yeri sevmedi.
Bu yer oldukça romantik.
- Burası umuma açık yer.
- Burası halka açık bir yer.
Yer yeterince büyük görünüyordu.
Herkes o yeri seviyor.
Ben bir koltuk rezervasyonu yaptırmak istiyorum.
Yaşayacak bir yer buldum.
- Sen benim yerimdesin.
- Benim yerime oturmuşsun.
Yer belli değil.
O yeri hatırlıyorum.
Koltuğuma geri gittim.
Bu yeri hatırlıyorum.
Başka bir yerdeydim.
Tom benim evimde.
Biz her yerde sorunla karşılaştık.