Examples of using "Podes" in a sentence and their turkish translations:
Çeviri yapabilir misin?
Konuşabilirsin.
Onu bulabilir misin?
Onlara yardım edebilir misin?
Bizimle gelebilir misin?
Kapıyı kapatabilir misin?
Bana bakar mısın, Tom?
Eğer istiyorsan, gidebilirsin.
Bunu kolayca yapabilirsin.
Bu sorunu halledebilir misin?
Benim sözlüğümü kullanabilirsiniz.
Konuşabilirsin.
Bana biraz verir misin?
Asansörde sigara içemezsin.
- Bunu yapabileceğinizi biliyorum.
- Bunu yapabildiğini biliyorum.
Bunlardan biriyle karşılaşırsanız pişman olursunuz.
Yüzebilirsin.
Bana Japoncada yardım edebilir misin?
Denemeni şimdi bitirebilirsin.
Beni affedemeyeceğini biliyorum.
Bana istediğiniz herhangi bir soruyu sorabilirsiniz.
İstediğin her şeyi bana sorabilirsin.
Bunu yapamayacağınızı biliyorum.
Burada ne kadar istersen kalabilirsin.
Nasıl bu kadar bencil olabiliyorsun?
Yarın gelebilir misin?
Ona güvenebilirsin.
Yapabileceğinin hepsi bu kadar.
Nasıl bu kadar acımasız olabilirsin?
Onu bana yaptıramazsın.
Onu dışarıdan yapabilirsin.
Onu kurtarabilir misin?
Bana seni sevdiremezsin!
Beni böyle asıp bırakamazsın!
Gelini öpebilirsin.
Anlamıyorum. Lütfen onu tekrarlar mısın?
Ona güvenebilirsin, o her zaman sözlerini tutar.
Işıkları biraz karartır mısın?
Eski bir tencerede lezzetli yiyecekler pişirebilirsiniz.
Tom'un yardımına güvenebilirsiniz.
Artık ahtapot dünyama gelebilirsin."
Kötü davranışınla ilgili ne hesap verebilirsin?
Onun söylediği bir şeye güvenemezsin.
Ne olduğunu bana söyler misiniz, lütfen?
Başka bir zaman bana onun hakkında her şeyi söyleyebilirsin.
Neden bunu yapmamız gerektiğini bana söyleyebilir misin?
Aklınıza gelebilecek her silahtan yara izleri var -
Gelecek hakkında nasıl o kadar iyimser olabilirsin?
Pencereyi açabilirsin.
- Şaka yapıyorsun, değil mi?
- Dalga geçiyorsun, değil mi?
Bize yardım edemez misin?
Bunu yapabileceğini biliyorum.
Sabahları kalkmak için sabırsızlanıyorsun. Her küçük işareti,
Her ne istiyorsanız yiyebilirsiniz.
Bu kadar büyük bir kamyonu sürebileceğinden emin misin?
Benim için bir tane ısmarlar mısın?
Bunu açıklayabilir misin?
- Beni yalnız bırakabilir misin?
- Beni yalnız bırakır mısın?
Bize ismini söyleyebilir misin?
Bu belgeyi benim için yazdırabilir misin?
Bana biraz su getirir misin?
Bana bir Japon gazetesi getirir misin?
Onu yapabilir misin? Öyle sanıyorum.
Kız kardeşine vuramazsın.
Bunu bize yapamazsın.
Hâlâ yapabiliyorsan dur!
Bunu başaramazsın!
Burada öyle yüksek sesle konuşmamalısınız.
- Bu bulaşıkları yıkamama yardımcı olabilir misin?
- Bu bulaşıkları yıkamama yardım edebilir misin?
Lütfen bana yolu gösterir misin?
Senin ne yapabileceğini bilmiyorum.
Bunu yapamayacağınızı biliyoruz.
- Bu sorunu çözebilir misin?
- Bu problemi çözebilir misin?
- Lütfen, Mary, sen benden ayrılamazsın!
- Lütfen Mary, sen benimle ilişkiyi bitiremezsin!
- Oraya gidemezsin.
- Oraya gidemezsiniz.
Nasıl hissettiğimi anlayamazsın.
Ben gerçekten muhtaç olduğumu söylemek istedim ve eğer bana yardım edebilirsen lütfen öyle yap.
Onu araçla eve götürebilir misin?
Sen kalabilirsin.
Bana ne verebilirsin?
Bunu bana yapamazsın.
Anlamadığın şeyi tercüme edemezsin.
İstediğin herhangi bir şeyi dinleyebilirsin.
Mary, biz senin arkadaşlarınız. Bize anlatabilirsin.
Artık burada kalamazsın.
Sen artık burada yaşayamazsın.
- Sır tutabilir misin?
- Sır saklayabilir misin?
- Bir sır tutabilir misin?
Sana reddedemeyeceğin bir teklif sunacağım.
Bunu ona yapamazsın.
Bugün istediğin kadar yiyebilirsin.
Bana o şekilde davranamazsın.
Onu yapanın tek kişinin sen olduğunu mu düşünüyorsun?
Bunu benim için tercüme edebilirmisin??
Bunu yapamazsın, değil mi?
Kendini diğerleriyle karşılaştırırsan, kendini beğenmiş ya da umudu kırık olabilirsin; her zaman için kendinden daha büyük ya da daha küçük insanlar olacaktır.
Bir iyilik olarak bana arabanı ödünç verebilir misin?
Onu yapmam için beni zorlayamazsın.
- Bu videoyu kimseye gösteremezsin.
- Bu videoyu birine gösteremezsin.