Examples of using "Idoso" in a sentence and their turkish translations:
Yaşlı adam oturdu.
Yaşlı adam akıllı görünüyordu.
Yaşlı adam açlıktan ölüyordu.
Yaşlı adam bir araba tarafından ezildi.
Yaşlı adam satıcı tarafından dolandırıldı.
Tom yaşlıydı.
Yaşlı bir adam çıkageldi.
Yaşlı adam ona küçük bir bebek verdi.
Yaşlı adama torunu tarafından eşlik edildi.
Yaşlı adam yolu dikkatlice yürüyerek geçti.
- Yaşlı adam tek başına yaşıyor.
- Yaşlı adam kendi başına yaşamaktadır.
Yaşlı adama her zaman torunu eşlik eder.
Yaşlı bir adam otobüste yanıma oturdu.
Yaşlı adam ahşap bebeğe Pinokyo adını verdi.
O, yaşlı adamın caddeyi geçmesine yardım etti.
- Tom yaşlı.
- Tom yaşlı bir adam.
O, yaşlı bir adamın yolu geçmesine yardım etti.
O yaşlı bir adam ve o biçimde muamele edilmelidir.
Az önce gördüğün yaşlı adam benim büyükbabam.
O, yaşlı adamın caddeyi geçmesine yardım etti.
- O, trende yaşlı bir adama yer verdi.
- O, trende yaşlı bir adam için yer açtı.
Tom o kadar yaşlıydı ki, köydeki en yaşlılar bile onu yalnızca yaşlı bir adam olarak tanıyordu.