Translation of "Grosso" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "Grosso" in a sentence and their turkish translations:

O gelo é bem grosso.

Buz çok kalın.

Você leu aquele livro grosso?

O kalın kitabı okudun mu?

Este livro é muito grosso.

Bu kitap çok kalındır.

Você viu aquele livro grosso?

O kalın kitabı gördün mü?

O Tom usava um cachecol grosso.

Tom kalın bir fular giydi.

Um livro é fino. O outro é grosso. O grosso tem cerca de 200 páginas.

Bir kitap ince, diğeri ise kalın. Kalın olanının yaklaşık 200 sayfası var.

Atualmente estou lendo um livro bastante grosso.

Şimdi çok kalın bir kitap okuyorum.

Ela estava vestindo um casaco grosso contra o frio.

Soğuğa karşı kalın bir ceket giyiyordu.

Não consigo ler o livro grosso em uma semana.

Bu kalın kitabı bir haftada okuyamam.

- Não consigo terminar de ler este livro grosso em uma semana.
- Não posso terminar de ler este livro grosso em uma semana.

Ben bir hafta içinde bu kalın kitabı okumayı bitiremem.