Examples of using "Grosso" in a sentence and their turkish translations:
Buz çok kalın.
O kalın kitabı okudun mu?
Bu kitap çok kalındır.
O kalın kitabı gördün mü?
Tom kalın bir fular giydi.
Bir kitap ince, diğeri ise kalın. Kalın olanının yaklaşık 200 sayfası var.
Şimdi çok kalın bir kitap okuyorum.
Soğuğa karşı kalın bir ceket giyiyordu.
Bu kalın kitabı bir haftada okuyamam.
Ben bir hafta içinde bu kalın kitabı okumayı bitiremem.