Translation of "Cerca" in Turkish

0.015 sec.

Examples of using "Cerca" in a sentence and their turkish translations:

Eu subi a cerca.

Çite tırmandım.

Cerca de apenas 2.

Neredeyse 2.

Ele pulou a cerca.

O, çitin üzerine tırmandı.

Tom pulou a cerca.

Tom çitin üzerinden atladı.

Tom subiu a cerca.

Tom parmaklığı tırmandı.

Tom consertou a cerca.

- Tom çiti onardı.
- Tom çiti tamir etti.

Tom pintou a cerca.

Tom çiti boyadı.

Tom subiu na cerca.

Tom çitin üzerine tırmandı.

- Não faça xixi numa cerca elétrica.
- Não mije numa cerca elétrica.

Elektrikli çit üzerine işeme.

Construímos cerca de 1500 casas.

Yaklaşık 1500 konut inşa edildi bile.

Uma cerca rodeia a casa.

Evin etrafını bir çit kuşatır.

Eu rastejei debaixo da cerca.

Çitin altından süründüm.

As crianças pularam a cerca.

Çocuklar çitin üzerinden tırmandı.

Pintei a cerca de verde.

Çiti yeşile boyadım.

Eles pintarão a cerca amanhã.

Yarın çiti boyuyorlar.

Cerca de 15 pessoas apareceram.

Yaklaşık on beş kişi geldi.

Temos cerca de 300 funcionários.

Yaklaşık 300 işçimiz var.

Eu pintei a cerca hoje.

Ben bugün çiti boyadım.

A cerca de 12 metros, veja.

Sadece 10 metre ilerimizde, bakın.

Tom irá pintar a cerca amanhã.

Tom yarın çiti boyayacak.

O Tom pintará a cerca amanhã.

Çit yarın Tom tarafından boyanacak.

Tom pintou a cerca de branco.

Tom çiti beyaz boyadı.

Tom ainda não pintou a cerca.

Tom henüz çiti boyamadı.

Cerca de 300 pessoas foram presas.

Yaklaşık 300 kişi gözaltına alındı.

Tom estava parado perto da cerca.

Tom çitin yanında duruyordu.

Cerca de trinta países estavam representados.

Yaklaşık otuz ülke temsil edildi.

Duas crianças estão sentadas na cerca.

- İki çocuk çitin üzerinde oturuyor.
- İki çocuk çitin üzerinde oturuyorlar.

Um dos bois derrubou a cerca.

Boğalardan biri çiti yıktı.

Eu pintei a cerca de branco.

Çiti beyaza boyadım.

Ela vai pintar a cerca amanhã.

O yarın çiti boyayacak.

- Por que você pintou a cerca de vermelho?
- Por que vocês pintaram a cerca de vermelho?

Neden çitini kırmızıya boyadın?

Este jaguar tem cerca de dois anos.

Bu jaguar neredeyse iki yaşında.

Meu pai colocou uma cerca no jardim.

Babam bahçenin etrafını bir çitle çevirdi.

Tem chovido por cerca de uma semana.

Yaklaşık bir haftadır yağmur yağmaktadır.

Tom morreu cerca de um ano atrás.

Tom yaklaşık bir yıl önce vefat etti.

Os combates duraram cerca de três meses.

Savaş yaklaşık üç ay sürdü.

Tom estava cerca de trinta minutos atrasado.

Tom programın yaklaşık otuz dakika gerisindeydi.

Isso aconteceu cerca de três horas atrás.

Bu yaklaşık üç saat önce oldu.

Trabalhamos cerca de oito horas por dia.

Günde yaklaşık sekiz saat çalışırız.

- Tom mora a cerca de três quarteirões daqui.
- O Tom mora a cerca de três quarteirões daqui.

Tom buradan yaklaşık üç blok ötede yaşıyor.

Mas, há cerca de um ano e meio,

Fakat bir buçuk yıl önce

cerca de 10.000 trabalhadores trabalhavam ao mesmo tempo

aynı zamanda 10 bin civarı işçi çalıştı

Hoje existem cerca de 1000 km de diferença

şu an için günümüzde 1000 km kadar fark var

Eles ergueram uma cerca ao redor da fazenda.

Çiftliğin etrafını bir çitle çevirdiler.

Tom trabalha cerca de 30 horas por semana.

Tom yaklaşık haftada otuz saat çalışır.

cerca de 1000 alunos na nossa escola.

Lisemizde yaklaşık bin tane öğrenci var.

Éris possui cerca de 2400 quilômetros de diâmetro.

Eris yakşalık 2400 kilometre genişliğinde.

Tom estuda francês há cerca de três anos.

Tom yaklaşık üç yıldır Fransızca eğitimi görüyor.

Tom faz cerca de cinquenta ligações por dia.

Tom bir günde yaklaşık elli telefon konuşması yapar.

Eu ainda não terminei de pintar a cerca.

Çiti boyamayı henüz bitirmedim.

Cerca de 360.000 bebês nascem todos os dias.

Her gün yaklaşık 360.000 tane bebek doğuyor.

E cada uma delas tem cerca de 40 calorias.

Hepsinde yaklaşık 40 kalori olduğu söylenebilir.

E vendeu cerca de 60 mil unidades de tofu.

ve yaklaşık 60.000 ünite fermante fasülye loru sattı.

Cerca de 14 000 leopardos correm pela nação livremente,

Yaklaşık 14.000 pars ülkede başıboş şekilde dolaşıyor,

Tínhamos uma taxa de pobreza de cerca de 39 %.

yaklaşık %39 yoksulluk oranı vardı.

cerca de 20-25 pessoas não conheciam 30 pessoas

yan 20-25 kişi civarında bilemedin 30 kişi

Existe uma atmosfera que cerca e protege o mundo

dünyayı çevreleyen ve koruyan bir atmosfer var

A casa dela é cercada por uma cerca branca.

Onun evi beyaz bir çitle çevrili.

Existem cerca de 6 bilhões de pessoas no mundo.

Dünyada yaklaşık 6 milyar insan var.

O menino e a menina estão sentados na cerca.

Bir oğlan ve bir kız çitin üzerinde oturuyor.

Uma tigela de arroz pesa cerca de 180 gramas.

Bir kase pirinç yaklaşık 180 gramdır.

Apenas como carne cerca de três vezes por semana.

Ben sadece yaklaşık haftada üç kez et yerim.

Gostaria de pedir emprestado cerca de trezentos mil dólares.

Yaklaşık üç yüz bin dolar ödünç almak istiyorum.

cerca de sete bilhões de pessoas no mundo.

Dünyada neredeyse yedi milyar insan var.

Um elefante africano adulto pesa cerca de quatro toneladas.

Tam yetişmiş Afrika fili yaklaşık dört ton ağırlığındadır.

Tom não pretendia passar tanto tempo pintando a cerca.

Tom çiti boyamak için çok fazla zaman harcamak niyetinde değildi.

Tom mora a cerca de vinte minutos de Mary.

Tom Mary'den yaklaşık yirmi dakika uzakta yaşamaktadır.

Tom só dorme cerca de cinco horas por noite.

Tom sadece gecede yaklaşık beş saat uyur.

Eu ainda tenho de terminar de pintar a cerca.

Ben hâlâ çiti boyamayı bitirmek zorundayım.

O Tom diz que viu alguém saltar a cerca.

Tom, birinin çitten tırmanmasını gördüğünü söyledi.

cerca de 2000 a 1000 mil unidades espaciais do sol

güneşten yaklaşık 2000 ile 1000 bin uzay birimi mesafe uzaklıkta

... cerca de um ano depois... ... começar a desejar o frio.

Yaklaşık bir yıl sonra, o soğuğu arzular hâle geliyorsun.

Eu vi o rapaz saltar sobre a cerca e fugir.

Çocuğun çitin üzerinden atladığını ve kaçtığını gördüm.

Tom bebe cerca de três litros de água por dia.

Tom günde yaklaşık üç litre su içer.

Cerca de três em cada quatro casamentos terminam em divórcio.

Yaklaşık olarak her dört evlilikten üçü boşanmayla sonuçlanmaktadır.

Tom paga cerca de 25% de sua renda em impostos.

Tom gelirinin yaklaşık %25' ini vergi olarak ödüyor.

A luz viaja a cerca de 186.000 milhas por segundo.

Işık saniyede yaklaşık 186.000 mil hızla yol alır.

Levará cerca de três horas de ônibus até chegar lá.

Oraya otobüsle gitmek yaklaşık üç saat sürer.

- Tom e Maria fazem sexo cerca de uma vez por semana.
- O Tom e a Maria fazem sexo cerca de uma vez por semana.

Tom ve Mary haftada bir kez sevişirler.

Cerca de 600.000 homens ... embora menos da metade deles eram franceses.

Yaklaşık 600.000 adam… yarıdan az olsa da bunların bir kısmı Fransız'dı.

Até que fui ao Calaári central há cerca de 20 anos.

Ta ki yaklaşık 20 yıl önce Kalahari'nin merkezine gidene kadar.

O mar cobre cerca de três quartos da superfície da Terra.

Deniz dünya yüzeyinin yaklaşık dörtte üçünü kapsamaktadır.

Em cerca de dez dias a primeira fermentação estará definitivamente finalizada.

Yaklaşık on günde ilk fermantasyon kesinlikle bitmiş olacak.

Eu realmente gostaria de saber mais a cerca de seu país.

Senin ülken hakkında gerçekten daha fazla öğrenmek istiyorum.

O Tomás saiu há cerca de uma hora com a Maria.

Tom yaklaşık iki saat önce Mary ile gitti.

Temos documentado que cerca de 17 pessoas morreram em ataques de leopardos...

Yaklaşık 17 kişinin pars saldırısında öldüğünü belgeledik...

E depois trabalho por cerca de 1 hora no texto que preparei

ve daha sonrasında kendi hazırladığım metine yaklaşık 1 saat kadar çalışıyorum

Cerca de 100 dias depois, o tentáculo acabou por voltar a crescer.

Nihayetinde, yaklaşık 100 gün sonra, kol tamamen yeniden büyümüştü.

Está a cerca de cento e trinta e três quilômetros de Londres.

Londra'dan yaklaşık 133 kilometredir.

Desligue o modem, aguarde cerca de um minuto e ligue-o novamente.

Enerji kablosunu modemden ayır, yaklaşık bir dakika bekle, sonra kabloyu tekrar bağla.

A última vez que vi Tom foi cerca de um ano atrás.

Tom'u son gördüğümde yaklaşık bir yıl önceydi.

Você não sabia que ele faleceu há cerca de dois anos atrás?

- Onun yaklaşık iki yıl önce vefat ettiğini bilmiyor muydun?
- Onun yaklaşık iki yıl önce vefat ettiğini bilmiyor muydunuz?

Cerca de dois terços do oxigênio da Terra são produzidos pelo fitoplâncton.

Dünya'nın oksijenin yaklaşık üçte ikisi bitki plankton tarafından üretilir.

É uma máquina mortal de cerca de 140 quilos. E não me viu.

140 kiloluk bir ölüm makinesi. Beni fark etmedi.

E cerca de 120 pessoas foram feridas por leopardos nos últimos sete anos.

Ve son yedi yılda parslar tarafından yaralanan kişi sayısı 120 civarında.

Sim ... cerca de 15 milhas de distância naquela direção de onde estamos, recentemente,

Evet… durduğumuz yönden yaklaşık 15 mil uzakta, kısa süre önce

Preciso de um pedaço de madeira com cerca de três polegadas de espessura.

3 inç kalınlığında bir parça ahşaba ihtiyacım var.