Examples of using "Viu" in a sentence and their turkish translations:
Hiçbir şey görmedin, değil mi?
Biri seni gördü mü?
Tom onları gördü.
Tom'u gördün, değil mi?
Tom'u görmedin, değil mi?
Onu o da gördü.
Bu sabah Tom'u görmedin, değil mi?
Galileo ne gördü?
Tom onu görmedi.
Ne olduğunu gördün, değil mi?
Bob onu tekrar gördü.
Maçı izledin mi?
Onları nerede gördün?
Hey, onu gördün mü?
Tom seni görmedi.
O kimseyi görmedi.
Kimse onun geldiğini görmedi.
Kimse bir şey görmedi.
Sen birini gördün mü?
Kimse beni görmedi.
Biri seni gördü.
Tom birini gördü.
Tom bunu gördü mü?
Tom bunu gördü mü?
Hiç kimse bizi görmedi.
Şüpheli bir şey gördünüz mü?
Biri Tanrı'yı gördü mü?
Kimi gördü?
Tom, Mary'yi gördü.
Tom beni gördü.
Tom seni gördü.
Seni kim gördü?
Beni kim gördü.
Tom her şeyi gördü.
O da onu gördü.
Hiç kimse Fadıl'ı görmedi.
Anahtarlarımı gördün mü?
Tom'u nerede gördün?
Beni dans ederken gördün mü?
Tokyo Tower'ı gördün, değil mi?
Babamı gördün mü?
- Bu kadını nerede gördün?
- O kadını nerede gördün?
- Daha bir şey görmedin ki.
- Henüz bir şey görmedin.
- Sen daha ne gördün ki?
Ivo üzüm gördü.
Orada birini gördün mü?
Bugün Tom, Mary'yi gördü.
Tom zaten onu gördü.
Tom bir doktora gitti.
Tom bir hayalet gördü.
Rakunu görüyor musun?
Hiçbir şey görmedi.
Tom'u gördün mü?
Tom seni gördü mü?
O ne gördü?
Biri bir şey gördü mü?
Birinin gittiğini gördün mü?
Herhangi birisi Tom'u gördü mü?
Herkes onu gördü.
Başka birisini gördünüz mü?
Tom hiçbir şey görmedi.
Tom resimleri gördü.
Onu nerede gördün?
Hiç güvercin gördün mü?
Biri seni orada gördü mü?
Çantamı gördün mü?
Hiçbir şey görmedin.
- Bu adamı gördünüz mü?
- Bu adamı gördün mü?
Tom Mary'nin ağladığını gördü.
Tom Mary'yi hiç görmedi.
Tom, kediyi gördü.
Tom otobüsü gördü.
Tom onu gördü.
Cehennemi gördün mü?
Birini gördün mü?
Onu hiç gördünüz mü?
- Tom dün televizyon izledi.
- Tom, dün TV izledi.
Tom'u ne zaman gördün?
Tom onu gördü.
Tom kimseyi görmedi.
Bugün onu gördün mü?
Onları gördün, değil mi?
Tom dosyayı gördü.
Bir fare gördü.
O bir fare gördü.
O gittiğinde kimse onu görmedi.
O gittiğinde kimse onu görmedi.
Tom beni görmedi.
Onu hiç gördünüz mü?
Nancy'yi nerede gördün?
O onu asla görmedi.